Multilingual Turkish Dictionary

German Turkish

German Turkish
AUSSENHANDEL : German Turkish

dış ticaret

AUSSENMINISTER : German Turkish

Dışişleri Bakanı

AUSSENMINISTERIUM : German Turkish

Dışişleri Bakanlığı

AUSSENPOLITIK : German Turkish

dış siyaset

AUSSENSEITER : German Turkish

yalnız başına yaşayan, münzevi

AUSSER : German Turkish

dışında;
den başka

AUSSERDEM : German Turkish

undan başka

AUSSERGEWÖHNLICH : German Turkish

olağandışı, fevkalade

AUSSERORDENTTICH : German Turkish

fevkalade, olağanüstü

AUSSERSTANDE SEIN : German Turkish

yapamamak, elinden gelmemek

AUSSETZEN : German Turkish

ırakmak, terk etmek; ertelemek

AUSSICHT : German Turkish

manzara; umut, şans

AUSSICHTSLOS : German Turkish

çaresiz, umutsuz

AUSSORTIEREN : German Turkish

seçip ayırmak

AUSSPANNEN : German Turkish

dinlenmek, başını dinlemek

AUSSPRACHE : German Turkish

telaffuz, söyleniş; konuşma, görüşme

AUSSPRECHEN : German Turkish

telaffuz etmek, okumak; ifade etmek; sözünü bitirmek

AUSSPRUCH : German Turkish

söz, ifade

AUSSPÜLEN : German Turkish

çalkalamak, yıkayarak temizlemek

AUSSTAND : German Turkish

grev

AUSSTATTEN : German Turkish

donatmak, döşemek

AUSSTATTUNG : German Turkish

teçhizat, donatı

AUSSTEHEN : German Turkish

katlanmak, dayanmak; ödenmemiş olmak

AUSSTEIGEN : German Turkish

inmek

AUSSTELLEN : German Turkish

sergilemek; tanzim etmek, düzenlemek