Ottoman Turkish
MİLÂDÎ : Ottoman Turkish
milada dayanan
MİM : Ottoman Turkish
"Kur'ân-ı Kerim alfabesindeki yirmidördüncü harf olup, ebced hesabında kırk sayısının karşılığıdır. * Tarih yazarken bazan Muharrem ayına bir işaret olabilir. * Bir kitap veya ibarenin sonuna veya altına temme (bitti) yerine ve ""mâlum oldu, görüldü"" makamında konulan bir harftir. (Bak: Ebced)"
MİMHA : Ottoman Turkish
Meni silmeye mahsus bez parçası
MİMHAZA : Ottoman Turkish
Yayık. (Onunla yoğurttan yağ çıkarırlar.)
MİMLAKA : Ottoman Turkish
Yer düzeltecek taş
MİMLEHA : Ottoman Turkish
Tuzlu yer
MİMRAZ : Ottoman Turkish
Hastalıklı, illetli
MİMSAH : Ottoman Turkish
Yalancı
MİMSAHA : Ottoman Turkish
Adi basacak nesne. * Yüz silecek mendil
MİMSİZ MEDENİYET : Ottoman Turkish
"Vahşilik, denîlik. Alçaklık. * Medeni kelimesinin, Kur'ân alfabesine göre ""mim"" harfini kaldırırsak, denî kelimesi kalır. Buna binaen, ""mimsiz medeniyyet"" de denî, alçak ve zâlim yerinde kullanılmıştır."
MİMSİZ MEDENİYET : Ottoman Turkish
deniyet, yani alçaklık
MİMTAR : Ottoman Turkish
Yağmurluk
MİMÎ : Ottoman Turkish
(Mimiyye) Mim harfi ile alâkalı. İçinde mim harfi bulunan kelime
MİN : Ottoman Turkish
"Arabçada harf-i cerrdir.
Mekân ve bir şeye başlamayı ifâde eder.Meselâ: $ ""Haftadan haftaya"" da olduğu gibi.
Teb'iz için olur. Meselâ: $""Kim bir kavme benzemeğe özenirse onlardan sayılır"" cümlesinde olduğu gibi. Bazılarını, bir kısmını ifâde ediyor.
Cinsi beyan için olur. Meselâ: $ ""İşlediğiniz hayrı Allah bilir"" cümlesinde ""min"" tebyine (açıklamaya) vesile oluyor.
Bedel-i ivâz (karşılık) için olur. Meselâ: $ ""Ahirete bedel, dünya hayatına râzı mı oldunuz"" cümlesinde olduğu gibi.
Tâlil (sebeb bildirmek) için olur. Meselâ: $ ""Allah'tan korktuğu için ağlıyor."" cümlesinde olduğu gibi. Önündeki kelime mef'ulün leh olur.
İstiğrak ifadesi için olur. Gâyet, hiç bir, hiç... gibi. ""Bize hiç bir yorgunluk dokunmadı"" cümlesinde olduğu gibi. $ Bâzı fiiller mef'ul-ü bihini, ""min"" ile alır. Bu takdirde... den, dan... manası ile tercüme edilmez.
Tahsis-i alel umum (katiyyet ifadesi) için olur. Bu da zâidedir. Meselâ: $ ""Hiç kimse bana gelmedi"" cümlesinde olduğu gibi. Bunlardan başka ""min"" harf-i icerri;fasıl mânasına, birbirine zıd iki kelimeden ikincisine dahil olur. Bâ-i cerreye, an $, fi $, ind $, alâ $'ya müradif olur. $ Rubbemâ, mânasına ve sıla olur. Lâm-ı zâide ve $ müz ve ba-i kasem yerinde de kullanılır."
MİN GAYR-I HADDİN : Ottoman Turkish
Had harici, edeb dışı olarak. * Haddim olmayarak
MİN KÜLL-İL VÜCUH : Ottoman Turkish
Her yönden. Her cihetle
MİN'AM : Ottoman Turkish
Çok in'am ve ihsan eden
MİN-BA'D : Ottoman Turkish
Bundan sonra, bundan böyle
MİN-CİHETİN : Ottoman Turkish
Bir cihetten, bir bakıma göre
MİN-EL EVVEL : Ottoman Turkish
Evvelden beri
MİN-EL EZEL : Ottoman Turkish
Ezelden beri
MİN-EL KADİM : Ottoman Turkish
Çok evvelden. Eskiden beri
MİN-EL MÜHLİKAT : Ottoman Turkish
Helâk edenlerden. Mühlik olanlardan
MİN-EL-ARŞ İLE-L-FERŞ : Ottoman Turkish
Arştan yeryüzüne kadar
MİN-EŞ ŞEMS : Ottoman Turkish
Güneşten
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani