Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
MİNKAR-I MEŞKUK : Ottoman Turkish

Kırlangıç ve çobanaldatan gibi gagaları kısa ve çok yarık olan kuşlar

MİNKARÎ : Ottoman Turkish

Gaga biçiminde. Gagayı andırır tarzda

MİNKAZ : Ottoman Turkish

Uzunluğuna yarılmış, boylamasına bölünmüş

MİNKAŞ : Ottoman Turkish

(Minkaşe) Cımbız, kıskaç. * Demir kalem

MİNMAS : Ottoman Turkish

Kıl yolacak âlet

MİNNET : Ottoman Turkish

İyiliğe karşı duyulan şükür hissi. * Birisine iyilik etmek. * Yapılan iyilikleri sayarak başa kakmak

MİNNET : Ottoman Turkish

iyiliğe karşı duyulan şükür hissi, başa kakma

MİNNETDAR : Ottoman Turkish

f. Bir iyiliğe karşı minnet duyan. Yük altında kalır gibi birisinin iyiliğine karşı mahcubiyet

MİNNETDARANE : Ottoman Turkish

f. Minnetli olarak. Minnet eder surette

MİNNETDARÎ : Ottoman Turkish

f. Minnetdarlık

MİNNETDİDE : Ottoman Turkish

f. Minnet ve iyilik görmüş

MİNNETDÂR : Ottoman Turkish

minnet eden

MİNNETDÂRLIK : Ottoman Turkish

minnet hissetme

MİNNETDÂRÂNE : Ottoman Turkish

minnet duyarak

MİNNETKEŞ : Ottoman Turkish

(C.: Minnetkeşân) f. Minnet altında bulunan. Minnet çeken

MİNNETKEŞÂN : Ottoman Turkish

(Minnetkeş. C.) Minnet altında bulunanlar, minnet çekenler

MİNNETŞİNÂS : Ottoman Turkish

(C.: Minnetşinâsân) İyilik tanıyan. Minnet bilir

MİNNETŞİNÂSÎ : Ottoman Turkish

f. İyilik tanıyıcılık, minnet bilirlik

MİNSAF : Ottoman Turkish

(C: Menâsıf) Hizmetkâr, hizmetçi

MİNSAR (MİNSİR) : Ottoman Turkish

Yardımı çok olan kimse. * Yardım edecek âlet

MİNSEC : Ottoman Turkish

(C: Menâsic) Çulhaların bez tarağı

MİNSEE (MİNESSEE) : Ottoman Turkish

Asâ, sopa

MİNSEF : Ottoman Turkish

(C: Menâsif) Elek. Kalbur. Külünk

MİNSEGA : Ottoman Turkish

(C: Menâsıg) Ekmekçilerin ekmek tozunu sildikleri nesne. * Yufka yuvarlağı

MİNSER : Ottoman Turkish

"(C: Menâsir) Yırtıcı kuşların gagası. * Taşçı kalemi. * Yüz ile ikiyüz adet arasında olan asker. * Önlerinde ne bulunur yıkıp yakıp târumar eden asker. * Otuz ile kırk arasında olan at. * Kırktan elliye veya altmışa; ve yüzden ikiyüze kadar olan at."