Multilingual Turkish Dictionary Ottoman Turkish

MUNDAK : Ottoman Turkish

Dövülüp ufalanmış

MUNFASÎ : Ottoman Turkish

Bir şeyden ayrılıp kurtarılmış olan

MUNFASIL : Ottoman Turkish

İnfisal etmiş. Birbirinden ayrılmış. Yerinden ayrılmış, fasl olmuş. İşinden ayrılmış

MUNFASIL : Ottoman Turkish

ayrılmış

MUNFASIL ZAMİR : Ottoman Turkish

Gr: Başka kelimeye bitişik olmayan zamir. Ene, Ente: Ben, sen.. gibi

MUNFASILAN : Ottoman Turkish

Ayrı ayrı olarak. Ayrılmış olarak. Munfasıl tarzda

MUNFASIM : Ottoman Turkish

Kırılan, kırılmış olan, kırık. Eksilen

MUNFATIR : Ottoman Turkish

Yarılan, infitar eden

MUNFAZİH : Ottoman Turkish

Rezil ve kepaze olmuş

MUNİKA : Ottoman Turkish

Hoşa giden, beğenilen şey. Güzel

MUNİS : Ottoman Turkish

Alışılmış. Ehlileşmiş. Cana yakın. Sevimli. Ünsiyyet edilmiş

MUNİSE : Ottoman Turkish

Hayat yoldaşı. Can yoldaşı

MUNKABIZ : Ottoman Turkish

Sıkıntılı. Mânevi sıkıntı. * Çekilmiş. Büzülmüş. Daralmış. Toplanmış. * Barsakları sıkışmış. Kazâ-i hâcet edemeyen. Kabız

MUNKABIZ : Ottoman Turkish

sıkıntılı, büzülmüş

MUNKALİB : Ottoman Turkish

İnkılâb eden. Dönen. Dönmüş. Başka bir şekle ve kılığa girmiş olan. Değişmiş, değişen

MUNKALİB : Ottoman Turkish

dönüşmüş, değişmiş

MUNKARIZ : Ottoman Turkish

İnkıraz bulmuş. Batmış. Bitmiş. Son bulmuş. Mahvolmuş. Sönmüş

MUNKARIZ : Ottoman Turkish

itmiş, batmış

MUNSABB : Ottoman Turkish

(Bir denize veya nehire) dökülen, karışan

MUNSABİG : Ottoman Turkish

(Sıbg. dan) Boyanan, insibâg eden

MUNSADI' : Ottoman Turkish

Yarılmış, bölünmüş

MUNSALİH : Ottoman Turkish

Sulh üzere olan. Barış hâlinde olan

MUNSAMÎ : Ottoman Turkish

Dökülüp akıtılmış

MUNSARİF : Ottoman Turkish

(Sarf. dan) Geri dönen, çekilip giden. * Gr: Esre ve tenvin kabul eden isim

MUNSARİH : Ottoman Turkish

(Sarâhat. dan) Açık, meydanda, zâhir