Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
MÜZDAD : Ottoman Turkish

artırılmış, çoğaltılmış

MÜZDELİFE : Ottoman Turkish

Kâbede mukaddes bir yer

MÜZEHHEB : Ottoman Turkish

yaldızlı

MÜZEHHER : Ottoman Turkish

çiçekli

MÜZEHHİB : Ottoman Turkish

yaldızcı

MÜZEKKER : Ottoman Turkish

erkek

MÜZEKKİ : Ottoman Turkish

temizleyen, ıslah eden

MÜZEKKİR : Ottoman Turkish

hatırlatan

MÜZEKKÂ : Ottoman Turkish

temizlenmiş

MÜZEVVER : Ottoman Turkish

uydurma, düzme

MÜZEVVİR : Ottoman Turkish

yalancı, arabozucu

MÜZEYYEN : Ottoman Turkish

süslü

MÜZEYYENE : Ottoman Turkish

süslü, süslenmiş

MÜZEYYENÂT : Ottoman Turkish

süslüler

MÜZEYYİFANE : Ottoman Turkish

tezyif ederek, aşağılayarak

MÜZEYYİN : Ottoman Turkish

süsleyen, her eserini harika nakışlarla süsleyen Allah

MÜZHİR : Ottoman Turkish

gösterici

MÜZİL : Ottoman Turkish

izale eden, gideren

MÜZİLL : Ottoman Turkish

indiren, alçaltan, zillete düşüren, Allah

MÜZMAHİL : Ottoman Turkish

perişan olmuş, dağılmış

MÜZMİN : Ottoman Turkish

yerleşmiş, eski

MÜZNİB : Ottoman Turkish

günahkâr

MÜZNİBÎN : Ottoman Turkish

günahkârlar

MÜZÂHEME : Ottoman Turkish

sıkışıklık

MÜZÂHEMET : Ottoman Turkish

karşılıklı olarak sıkıntı ve zahmet verme