Ottoman Turkish
NAKŞ : Ottoman Turkish
nakış, bezek
NAKŞ-BEND : Ottoman Turkish
f. Kumaşların nakışlarını bağlayarak ipek tellerle tezgâhı hazırlayan. Nakış işleyen. * Ressam
NAKŞ-BENDÎ : Ottoman Turkish
"f. Kalbde zikir yoluyla, tefekkür ile İlâhî sevgiyi, uyanıklığı nakşa çalışan mânâsiyle, Şeyh Bahâüddin Nakş-bendî nâmındaki azîm bir velinin kurduğu ve en ziyade hafî zikre dayanan tarikata mensub olan.(Silsile-i Nakşî'nin kahramanı ve bir güneşi olan İmam-ı Rabbanî (R.A.) Mektubat'ında demiş ki: ""Hakaik-ı imaniyeden bir mes'elenin inkişafını, binler ezvak ve mevaâcid ve keramata tercih ederim.""Hem demiş ki: ""Bütün tariklerin nokta-i müntehası, hakaik-ı imaniyenin vuzuh ve inkişafıdır.Hem demiş ki: ""Velâyet üç kısımdır: Biri velâyet-i suğra ki, meşhur velâyettir. Biri velâyet-i vusta, biri velâyet-i kübradır. Velâyet-i kübra ise; veraset-i nübüvvet yoluyla, tasavvuf berzahına girmeden, doğrudan doğruya hakikata yol açmaktır.""Hem demiş ki: ""Tarik-ı Nakşîde iki kanad ile sülûk edilir."" Yâni: Hakaik-ı imaniyeye sağlam bir surette itikad etmek ve feraiz-i diniyeyi imtisal etmekle olur. Bu iki cenahta kusur varsa, o yolda gidilmez."
NAKŞ-PERDAZ : Ottoman Turkish
f. Nakış yapan ressam
NAKŞ-PERDAZÎ : Ottoman Turkish
f. Ressamlık
NAKŞ-TIRAZ : Ottoman Turkish
f. Süslü işlemeler
NAKŞ-I DİL-FİRİB : Ottoman Turkish
Gönül aldatıcı suret
NAKŞ-I KADEM : Ottoman Turkish
Ayak izi
NAKŞ-I KİLKÎ : Ottoman Turkish
Kalemle yapılan nakış
NAKŞETMEK : Ottoman Turkish
nakışlamak, bezemek
NAKŞÎ : Ottoman Turkish
Nakşibendi tarikatına mensub olan
NAKŞ–BENDÎ : Ottoman Turkish
ir tarikat, bu tarikatı kuran zat
NAL(E) : Ottoman Turkish
f. İnilti, figân. * Kamış kalem. * Kamış düdük. * Şeker kamışı
NALAN : Ottoman Turkish
f. İnleyen, sızlayan, figân eden
NALBANT : Ottoman Turkish
(Na'l-bend) f. Nal takan
NALE : Ottoman Turkish
(Bak: Nâl)
NALEKÂR : Ottoman Turkish
f. İnleyen, figân eden, feryad eden
NALEKÜNAN : Ottoman Turkish
(Nâle-künân) f. Feryad ederek, inleyerek
NALENDE : Ottoman Turkish
f. İnleyen, feryad eden, inleyici
NALESENC : Ottoman Turkish
f. İnleyen, inildiyen
NALESENCÎ : Ottoman Turkish
f. İnleyicilik, feryad edicilik
NALEZEN : Ottoman Turkish
(Nâle-zen) f. İnleyen. İnildeyen
NALEZENAN : Ottoman Turkish
f. İnildiyerek, inleyerek
NALİŞ : Ottoman Turkish
f. İnleme, inilti, inleyiş
NALİŞKÂR : Ottoman Turkish
(Nâlişker) f. İnleyen, inildiyen
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani