Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
SİGAR Ü KİBAR : Ottoman Turkish

Küçükler ve büyükler

SİH : Ottoman Turkish

f. Demir şiş. * Kebap şişi

SİHAB : Ottoman Turkish

Miskten ve karanfilden yapılan gerdanlık

SİHAE : Ottoman Turkish

(C.: Sihâ-Eshiye) Nâme bağı

SİHAM : Ottoman Turkish

(Sehm. C.) Oklar. * Sehimler, hisseler

SİHAM-I KAZA : Ottoman Turkish

Kaza okları. * Şâir Nefi'nin eserinin ismidir

SİHAN : Ottoman Turkish

Kalınlık. * İçi boş zarf. * Soba borusu gibi bir şeyin kalınlığı. * Sımsıkı madde

SİHİR : Ottoman Turkish

üyü

SİHİR-ÂMİZ : Ottoman Turkish

f. Sihir gibi tesir eden, büyüleyici

SİHİRBAZ : Ottoman Turkish

üyücü

SİHİRBÂZ : Ottoman Turkish

Büyü yapan, büyücü. Sâhir, neffase

SİHLE : Ottoman Turkish

İri taneli kum

SİHR : Ottoman Turkish

(Sihir) Büyü, gözbağıcılık, büyücülük, hilekârlık. * Aldatmak. * Haktan uzaklaşmak. Bâtıl şeyi hak diye göstermek. * Lâtif ve dakik olan şey. Büyü kadar te'siri olan şey. * Şiir ve güzel söz söyleme gibi, insanı meftun eden hüner. (Buna sihr-i helâl da denir)Sebebi gizli olan ince şey. Örf-i şer'îde sihir: Sebebi gizli olmakla hakikatın hilâfına tahayyül olunan, yaldızcılık, şarlatanlık, hilekârlık yolunda cereyan eden herhangi bir şey. Bunda esrarengiz bir surette bâtılı hak, hakkı bâtıl göstermek vardır. Mukayyed olarak memduhu olan ve hakkı izhar için kullanılan lâtif hususâttaki istimali vardır. Buna sihr-i helâl denir. Sebebi herkes için bilinmediğinden hârika telâkki olunur. (E.T.)

SİHR : Ottoman Turkish

üyü

SİHR-İ BEYANÎ : Ottoman Turkish

Beyanın büyü gibi olan tesiri. (Hadis-i Şerife telmih var.)

SİHÂM : Ottoman Turkish

oklar

SİKA : Ottoman Turkish

(C.: Sikat) (Vüsuk. dan) İnanç, güven, itimad, emniyet. * Güvenilir ve inanılır kimse

SİKA' : Ottoman Turkish

Sakaların içine su doldurdukları köseleden yapılmış kap, kırba

SİKAB : Ottoman Turkish

Su çeken. Su çekici

SİKAF : Ottoman Turkish

Rende. * Süngü ağacını düzeltecek ağaç

SİKAL : Ottoman Turkish

Ağır olan, ağır şeyler. (Bak: Sekal)

SİKALİŞ : Ottoman Turkish

(Bak: Sigâliş)

SİKAT : Ottoman Turkish

(Sika. C.) İnanılır kimseler. İtimad edilen, kendilerine güvenilen kimseler

SİKAYE : Ottoman Turkish

Su içilen kap. Maşraba. * İçme suyunun toplanması için yapılan yer

SİKAYET : Ottoman Turkish

Birine içecek su verme