Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Risale

Turkish Risale
MESERRETENGİZ : Turkish Risale

f. Sevindiren. Meserret meydana getiren

MESERRETÂVER : Turkish Risale

f. Sevinç ve meserret getiren. Sürurlandıran. Sevindiren. Sevindirici

MESFU' : Turkish Risale

Nazar değmiş

MESFUH : Turkish Risale

Dökülüp akıtılmış olan. * Dağ eteği

MESFUK : Turkish Risale

(Sefk. den) Sefkedilmiş. Dökülüp akıtılmış olan

MESFUR : Turkish Risale

Yazılmış, adı geçmiş. (Bu tabir, eskiden daha ziyade hakaret görmesi icabeden aşağılık kimseler hakkında kullanılırdı.)

MESFİYY : Turkish Risale

Üç kez karısı ölmüş adam. (Üç kez kocası ölmüş kadına "mesfiye" derler.)

MESGABE : Turkish Risale

Açlık. Meşakkat ve yorgunluk içinde açlık

MESGUR : Turkish Risale

Dişi düşmüş kimse

MESH : Turkish Risale

El sürme. * Silme. * Abdest alırken başı ıslâk temiz el ile sığamak. * Taramak

MESHA' : Turkish Risale

İnişi ve yokuşu olmayan düz yer. Düzlük. * Ufak taşlı, otsuz düz yer. * Yürüdüğünde iki uyluğu birbirine sürüşen zayıf kadın. * Uylukları ince ve zayıf olan kadın

MESHARA : Turkish Risale

(C.: Mesâhir) Maskara

MESHEK : Turkish Risale

Yel gidecek yer

MESHELE : Turkish Risale

Yumuşak yer. * Alçak yer

MESHUF : Turkish Risale

Susamış. Suya kanamamış

MESHUK : Turkish Risale

(Sahk. dan) Döğülerek toz haline getirilmiş

MESHUN : Turkish Risale

Isıtılmış

MESHUR : Turkish Risale

Büyülenmiş, kendine sihir yapılmış. * Büyülü gibi tutkun

MESHUT : Turkish Risale

Beğenilmeyen iş

MESK : Turkish Risale

(C: Müsuk) Deri

MESKAB : Turkish Risale

Yakın olacak yer

MESKAT : Turkish Risale

Doğum yeri. * Düşecek yer

MESKAT-I RE'S : Turkish Risale

Bir kimsenin doğduğu yer

MESKEN : Turkish Risale

Ev. Sâkin olunacak yer. Hâne

MESKENE : Turkish Risale

Tevazu etmek, alçakgönüllülük göstermek