Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Risale

Turkish Risale
KÜHL : Turkish Risale

Sürme. Göz için sürme boyası

KÜHLE : Turkish Risale

Sığırdili denilen ot

KÜHSAR : Turkish Risale

Çok dağlık yer

KÜHUF : Turkish Risale

(Kehf. C.) Mağaralar

KÜHUL : Turkish Risale

(Kehl. C.) Orta yaşlı kişiler. Olgun kimseler

KÜHULET : Turkish Risale

Orta yaşlılık. (
40 yaş arası) Olgunluk çağı. Bazılarına göre: Yirmibir ile altmış yaşa kadar olan insanın hayat devresi. Veya otuz ile elli arası

KÜHURE : Turkish Risale

Yüzünü pörtürmek

KÜHİSTAN : Turkish Risale

f. Dağlık yer, dağı çok olan mevki

KÜL'A : Turkish Risale

Devenin arkasında olur bir hastalık. * Koyun sürüsü

KÜLA : Turkish Risale

Kuş kanadının sonunda olan dört telek

KÜLAE : Turkish Risale

Tehir etmek, sonraya bırakmak

KÜLAH : Turkish Risale

Takke. Kalpak. Baş örtüsü. * Kazıkların toprağa girmesini kolaylaştırmak için uçlarına geçirilen huni şeklindeki demir gömlek

KÜLALE : Turkish Risale

f. Çiçek demeti. * Kıvrım kıvrım olan saç. Kıvırcık saç. Bukle

KÜLAM : Turkish Risale

Kaba, muhkem ve sağlam yer

KÜLBE : Turkish Risale

f. Kulübe

KÜLBE(T) : Turkish Risale

Sıkıntı, zorluk, ıztırab. Şiddet. * İki sahtiyan arasına konup dikilen kırmızı kayış

KÜLEF : Turkish Risale

(Külfet. C.) Külfetler, zahmetler, sıkıntılar, zorluklar. * Merâsimler

KÜLENG : Turkish Risale

f. Turna kuşu

KÜLFET : Turkish Risale

Zahmet. Sıkıntı. Yorgunluk. Zahmetli iş. Adetten ve lüzumundan çok yorularak çalışmakla iş yapmak. * Merâsim

KÜLHAN : Turkish Risale

f. Hamam ocağı. Hamamda su ısıtmak için ateş yakılan yer

KÜLHANİ : Turkish Risale

f. Serseri, çapkın, âvâre

KÜLKÜL (KÜLKÂL) : Turkish Risale

Kısa boylu bodur adam

KÜLL : Turkish Risale

Hep, tüm, bütün. Çok. Cüz'lerden meydana gelen.Bütün cüzlerin şumul ve istiğrak üzere ifadeleri. (L.R.)

KÜLL-İ A'ZAM : Turkish Risale

En büyük bütün. En büyük küll

KÜLLAB : Turkish Risale

(C.: Kelâlib) Çengel, kanca. Ucu eğri demir