Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
GLOKOM : Turkish Turkish

karasu

GLOKONİ : Turkish Turkish

koyu yeşil renkli, hidratlı doğal demir ve potasyum silikat

GLÜTEN : Turkish Turkish

katı cisimlerin parçalarını birbirine yapıştıran madde

GLÜTEN : Turkish Turkish

tahıl unlarından nişasta çıkarıldıktan sonra geri kalan albüminli madde

GLÜTEN EKMEĞİ : Turkish Turkish

şeker sayrılığı olanlar için yapılan nişastasız ekmek

GNAYS : Turkish Turkish

kuvars, mika ve feldispattan bileşmiş kayaç

GNOSTİSİZM : Turkish Turkish

- bilinircilik

GÖBEDEK : Turkish Turkish

yeni doğan kuzu için çobanın kuzu sahibinden aldığı bahşiş

GÖBEK : Turkish Turkish

ınsan ve memeli hayvanlarda göbek bağının düşmesinden sonra karnın ortasında kalan iz, çukurcuk

GÖBEK : Turkish Turkish

dölütte, yumurtanın dölüt dışında kalan bölümlerle ilişkisini sağlayan organların çıktığı yer

GÖBEK : Turkish Turkish

yağ bağlamış şişman karın

GÖBEK : Turkish Turkish

(kent, ülke vb. için) orta kısım

GÖBEK : Turkish Turkish

kim sebze ve meyvelerin ortası

GÖBEK : Turkish Turkish

kuşak, °nesil, °batın

GÖBEK : Turkish Turkish

ahçe, halı, tavan, tepsi gibi süslü şeylerin ortalarındaki biçim

GÖBEK : Turkish Turkish

çevre düzenlemesinde trafiği rahatlatmak amacıyla bir kavşakta yapılan çember ya da üçgen biçimindeki adacık

GÖBEK : Turkish Turkish

ön ve arka tekerlerin ortasına oturtulmuş mil üzerinde dönen ve teker tellerinin takılmasına yarayan parça

GÖBEK ADI : Turkish Turkish

- göbekadı

GÖBEK ATMAK : Turkish Turkish

karnını hareket ettirerek oynamak

GÖBEK ATMAK : Turkish Turkish

çok sevinmek

GÖBEK BAĞI : Turkish Turkish

- göbekbağı

GÖBEK BAĞLAMAK ( YA DA SALIVERMEK) : Turkish Turkish

göbeklenmek

GÖBEK ÇALKAMAK ( YA DA ÇALKALAMAK) : Turkish Turkish

karnını hareket ettirerek oynamak

GÖBEK DANSI : Turkish Turkish

göbek havası, oryantal dans

GÖBEK HAVASI : Turkish Turkish

sanat değeri olmayan, hafif, eğlenmek amacıyla çalınan ya da söylenen oyun havaları