Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
İĞDEMİR : Turkish Turkish

marangozlukta ağaç delmek için kullanılan çelik araç

İĞDİŞ : Turkish Turkish

erkeklik bezleri çıkarılarak ya da burularak erkeklik görevini yapamayacak duruma getirilmit olan (hayvan ve özellikle at)

İĞDİŞ ETMEK : Turkish Turkish

hayvanlarda üreme organını çıkarmak ya da körletmek, enemek

İĞDİŞ YOĞURT : Turkish Turkish

kaymağı alınmış yağsız sütten yapılan yoğurt

İĞEŞMEK : Turkish Turkish

- iyeşmek

İĞFAL ETMEK : Turkish Turkish

aldatmak, kandırmak, baştan çıkarmak

İĞFAL ETMEK : Turkish Turkish

ir kadını aldatmak, baştan çıkarmak

İĞFAL, -Lİ : Turkish Turkish

aldatma, ayartma, kandırma, baştan çıkarma

İĞFAL, -Lİ : Turkish Turkish

ir kadını aldatma, baştan çıkarma

IĞIL : Turkish Turkish

elli olmayacak kadar yavaş akan su

IĞIL : Turkish Turkish

ağır ağır, yava? yava?

İĞİNMEK : Turkish Turkish

ikınmak

İĞİPLİK : Turkish Turkish

mitoz bölünme sırasında oluşan iğ biçimindeki uzantı

İĞLİK : Turkish Turkish

ıçinde herhangi bir sayıda iğ bulunan

İGLO : Turkish Turkish

(eskimo dilinden) yapımı büyük ustalık gerektiren buzdan eskimo evi

İĞMEK : Turkish Turkish

- eğmek

İĞNE : Turkish Turkish

dikiş dikmeye yarayan, ince, ucu sivri, bir ucunda iplik geçecek deliği bulunan çelik araç

İĞNE : Turkish Turkish

ıki şeyi birbirine tutturmaya yarar ince, uzun, ucu sivri, metal araç

İĞNE : Turkish Turkish

topluiğnenin süs olarak kullanılan türü

İĞNE : Turkish Turkish

altındaki iğneyle tutturulan takı

İĞNE : Turkish Turkish

kimi araçların ucu sivri parçaları

İĞNE : Turkish Turkish

kaslar ya da damar yoluyla vücuda sıvı bir ilacı vermek için kullanılan araç, °enjektör, °şırınga

İĞNE : Turkish Turkish

enjektörle vücuda verilen ilaç

İĞNE : Turkish Turkish

vücuda bu yolla ilaç verme işi

İĞNE : Turkish Turkish

ıncitici söz