Turkish Turkish
İĞRENMEK : Turkish Turkish
ir şeyi tiksindirici bulmak, istikrah etmek
İĞRENMEK : Turkish Turkish
aşağılık, bayağı bulmak, tiksinmek
İĞRENTİ : Turkish Turkish
ığrenme
İĞRETİ : Turkish Turkish
- eğreti
İĞRETİLEME : Turkish Turkish
- eğretileme
İĞRETİLİK : Turkish Turkish
- eğretilik
İĞRİ : Turkish Turkish
- eğri
İĞRİLİK : Turkish Turkish
- eğrilik
İĞRİLMEK : Turkish Turkish
- eğrilmek
IĞRIP : Turkish Turkish
yalan, düzen
IĞRIP : Turkish Turkish
ir tür delikli balık ağı, ırıp
IĞRIP ÇEKMEK : Turkish Turkish
alık yakalamak için atılmış ığrıbı yukarı çıkarmak
IĞRIP ÇEVİRMEK : Turkish Turkish
yalan dolanla bir şeyden yararlanmak
IĞRIP KAYIĞI : Turkish Turkish
eş çifte kürekli balıkçı kayığı
İĞRİTMEK : Turkish Turkish
- eğritmek
IĞŞALAMAK : Turkish Turkish
ağacı sallamak, silkmek
İĞSİ : Turkish Turkish
ığ biçiminde olan
İĞTİNAM : Turkish Turkish
ganimet yoluyla alma, yağma
İGUANA : Turkish Turkish
ıguanagillerden,
2 metre boyunda, amerika'nın tropikal bölgelerinde yaşayan, sırtında dikenli çıkıntılar bulunan, pullu, büyük sürüngen, hintkertenkelesi (iguana tuberculara)
İGUANAGİLLER : Turkish Turkish
sürüngenler sınıfından örnek hayvanı iguana olan bir familya
IH : Turkish Turkish
deveyi çöktürmek için çıkarılan ses
İHALE : Turkish Turkish
ir işi ya da bir malı birçok istekli arasından en uygun koşullarla kabul edene bırakma, eksiltme ya da artırma
İHALE ETMEK : Turkish Turkish
ir işi en uygun görülene bırakmak
İHALEYE ÇIKARILMAK : Turkish Turkish
- eksiltmeye (ya da artırmaya) çıkarılmak
İHAM : Turkish Turkish
kuruntuya düşürme
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani