Multilingual Turkish Dictionary

English To Turkish

English To Turkish
BENIGN : English Turkish Redhouse

e.nignbînayn' sıfat
yumuşak huylu.
yumuşak (hava).
bereketli (toprak).
iyi huylu, iyicil, selim (tümör)

BENIN : English Turkish Redhouse

Be.ninbenin' isim Benin

BENINESE : English Turkish Redhouse

Be.nin.esebenîniz' isim (Beninese) Beninli. sıfat
Benin, Benin'e özgü.
Beninli

BENT : English Turkish Redhouse

entbent fiil bakınız bend

BENZENE : English Turkish Redhouse

en.zeneben'zin isim, kimya benzen

BENZINE : English Turkish Redhouse

en.zineben'zin isim benzin

BEQUEATH : English Turkish Redhouse

e.jueathbîkwidh' fiil vasiyet etmek, miras olarak bırakmak

BEQUEST : English Turkish Redhouse

e.juestbîkwest' isim vasiyet

BERATE : English Turkish Redhouse

e.ratebîreyt' fiil azarlamak, haşlamak

BEREAVED : English Turkish Redhouse

e.reavedbîrivd' sıfat matemli, yaslı; matemliler, yaslılar

BEREAVEMENT : English Turkish Redhouse

e.reave.mentbîriv'mınt isim (ölüm nedeniyle) kayıp, kaybetme, yitirme; matem, yas

BEREFT : English Turkish Redhouse

e.reftbîreft' sıfat bakınız bereft of

BEREFT OF : English Turkish Redhouse

-den yoksun kalmış: bereft of strength kuvvetten düşmüş

BERET : English Turkish Redhouse

e.retbırey' isim bere

BERRY : English Turkish Redhouse

er.ryber'i isim etli ve zarlı kabuksuz meyve

BERSERK : English Turkish Redhouse

er.serkbır'sırk sıfat çılgınca hareket eden

BERTH : English Turkish Redhouse

erthbırth isim
(taşıtlarda) yatak, ranza.
denizcilikle ilgili manevra alanı.
denizcilikle ilgili rıhtımda palamar yeri.
gemici ranzası.
iş, görev. fiil, denizcilikle ilgili (gemiyi) rıhtıma yanaştırmak; (gemi) rıhtıma yanaşmak

BESEECH : English Turkish Redhouse

e.seechbîsiç' fiil (besought/beseeched) yalvarmak, istirham etmek

BESEECHINGLY : English Turkish Redhouse

e.seech.ing.lyzarf yalvararak

BESET : English Turkish Redhouse

e.setbîset' fiil (beset, besetting)
kuşatmak, etrafını sarmak.
rahat vermemek, yakasını bırakmamak, üzerine varmak.
üzerine koymak

BESETTING : English Turkish Redhouse

e.set.tingsıfat yakayı bırakmayan

BESIDE : English Turkish Redhouse

e.sidebîsayd' edat
yanına; yanında.
in yanında,
e nazaran

BESIDE ONESELF : English Turkish Redhouse

kendinden geçmiş, çılgın

BESIDE THE MARK : English Turkish Redhouse

konu dışı

BESIDE THE POINT : English Turkish Redhouse

konu dışında