English To Turkish
CAUSE A STIR : English Turkish Redhouse
heyecan yaratmak; sansasyon yaratmak.
herkesin ilgisini çekmek
CAUSE SOMEONE TO SIN : English Turkish Redhouse
irini günaha sokmak
CAUSEWAY : English Turkish Redhouse
cause.waykôz'wey isim
göl veya bataklık üzerinden geçen uzun köprü; kazıklı yol.
iki kara parçasını birbirine bağlayan ve deniz kabardığında suyla kaplanan taş veya beton yol
CAUSTIC : English Turkish Redhouse
caus.tickôs'tîk isim kostik madde. sıfat
kostik, yakıcı.
acı (söz)
CAUTERISE : English Turkish Redhouse
cau.ter.isekô'tırayz fiil, İngiliz İngilizcesi, tıbbi bakınız cauterize
CAUTERIZE : English Turkish Redhouse
cau.ter.izekô'tırayz fiil, tıbbi yakmak, dağlamak
CAUTION : English Turkish Redhouse
cau.tionkô'şın isim
tedbir, ihtiyat.
uyarma, ikaz. fiil uyarmak, ikaz etmek
CAUTIONARY : English Turkish Redhouse
cau.tion.arysıfat uyarıcı
CAUTIOUS : English Turkish Redhouse
cau.tiouskô'şıs sıfat ihtiyatlı, tedbirli, sakıngan, dikkatli
CAUTIOUSLY : English Turkish Redhouse
cau.tious.lyzarf ihtiyatla
CAUTIOUSNESS : English Turkish Redhouse
cau.tious.nessisim ihtiyatlılık
CAVALIER : English Turkish Redhouse
cav.a.lierkävılir' isim atlı şövalye. sıfat
kendini beğenmiş, kibirli.
serbest, laubali
CAVALRY : English Turkish Redhouse
cav.al.rykävılri' isim süvari sınıfı
CAVALRYMAN : English Turkish Redhouse
cav.al.ry.manisim süvari
CAVE : English Turkish Redhouse
cavekeyv isim mağara. fiil bakınız cave in
CAVE IN : English Turkish Redhouse
çökmek
CAVEAT : English Turkish Redhouse
ca.ve.atkey'viyät isim ihtar, uyarı, ikaz
CAVEMAN : English Turkish Redhouse
cave.manisim mağara adamı
CAVERN : English Turkish Redhouse
cav.ernkäv'ırn isim büyük mağara
CAVERNOUS : English Turkish Redhouse
cav.ern.ouskäv'ırnıs sıfat kocaman, ambar gibi (yer)
CAVIAR : English Turkish Redhouse
cav.i.arkäv'iyar isim havyar
CAVIARE : English Turkish Redhouse
cav.i.areka'viyar isim havyar
CAVIL : English Turkish Redhouse
cav.ilkäv'ıl fiil (önemsiz şeyler üzerinde) tartışmak; at
e itiraz etmek: I won't cavil about it with you. Seninle onu tartışmam
CAVITY : English Turkish Redhouse
cav.i.tykäv'ıti isim
oyuk.
anatomi kavite, boşluk.
dişçilik çürük, oyuk
CAVORT : English Turkish Redhouse
ca.vortkıvôrt' fiil sıçramak, oynamak
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani