English To Turkish
CELL : English Turkish Redhouse
cellsel isim
hücre, göze.
küçük oda.
ünite.
elektrik pil
CELLAR : English Turkish Redhouse
cel.larsel'ır isim
kiler.
mahzen.
bodrum, bodrum kat.
şarap mahzeni.
şarap stoku
CELLIST : English Turkish Redhouse
cel.listçel'îst isim viyolonselist
CELLO : English Turkish Redhouse
cel.loçel'o isim viyolonsel
CELLOPHANE : English Turkish Redhouse
cel.lo.phanesel'ıfeyn isim selofan
CELLULAR : English Turkish Redhouse
cel.lu.larsel'yılır sıfat
hücrelerle ilgili.
hücreli
CELLULOID : English Turkish Redhouse
cel.lu.loidsel'yıloyd isim selüloit
CELLULOSE : English Turkish Redhouse
cel.lu.losesel'yılos isim selüloz
CELSIUS : English Turkish Redhouse
Cel.si.ussel'siyıs sıfat bakınız Celsius thermometer
CELSIUS THERMOMETER : English Turkish Redhouse
santigrat termometresi
CELT : English Turkish Redhouse
Celtselt, kelt isim Kelt
CELTIC : English Turkish Redhouse
isimKeltçe. sıfat
Kelt, Keltlere özgü.
Keltçe
CEMENT : English Turkish Redhouse
ce.mentsîment' isim çimento. fiil
yapıştırmak.
beton ile kaplamak, çimentolamak
CEMENT GOOD RELATIONS WITH : English Turkish Redhouse
ile dostluk kurmak
CEMETERY : English Turkish Redhouse
cem.e.ter.ysem'ıteri isim mezarlık, kabristan
CENSOR : English Turkish Redhouse
cen.sorsen'sır isim sansürcü, sansür memuru. fiil sansürlemek, sansürden geçirmek
CENSORSHIP : English Turkish Redhouse
cen.sor.shipisim sansür, sansür işleri
CENSURE : English Turkish Redhouse
cen.suresen'şır fiil kınamak, eleştirmek. isim kınama, eleştirme
CENSUS : English Turkish Redhouse
cen.sussen'sıs isim sayım, nüfus sayımı
CENT. : English Turkish Redhouse
cent.kısaltma «centigrade» central century
CENTENARY : English Turkish Redhouse
cen.te.nar.ysenten'ıri, sen'tıneri sıfat
yüz yıllık.
yüz yılda bir olan. isim
yüzüncü yıldönümü.
yüzyıl, asır
CENTENNIAL : English Turkish Redhouse
cen.ten.ni.alsenten'iyıl sıfat
yüz yıllık.
yüz yılda bir olan. isim
yüzüncü yıldönümü.
yüzyıl, asır
CENTER : English Turkish Redhouse
cen.tersen'tır
merkez, orta.
spor santr. fiil
ortaya almak, bir merkezde toplamak.
ortasını almak, ortalamak.
ortada olmak, ortaya gelmek
CENTER OF ATTRACTION : English Turkish Redhouse
çekim merkezi.
dikkat merkezi
CENTER OF GRAVITY : English Turkish Redhouse
ağırlık merkezi
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani