Multilingual Turkish Dictionary

English To Turkish

English To Turkish
CIVILIZATION : English Turkish Redhouse

civ.i.li.za.tion sîvılızey'şın isim uygarlık, medeniyet

CIVILIZE : English Turkish Redhouse

civ.i.lizesîv'ılayz fiil
uygarlaştırmak, medenileştirmek.
aydınlatmak

CIVILIZED : English Turkish Redhouse

civ.i.lizedsîv'ılayzd sıfat
uygar, medeni.
kibar, nazik, ince

CLAD : English Turkish Redhouse

cladkläd fiil bakınız clothe

CLAIM : English Turkish Redhouse

claimkleym isim
talep, iddia.
hak.
sigorta poliçesi üstünden ödenecek para. fiil
hak talep etmek, istemek.
iddia etmek.
sahip çıkmak

CLAIM FOR DAMAGES : English Turkish Redhouse

tazminat davası.
tazminat talebi

CLAIMANT : English Turkish Redhouse

claim.antisim davacı; hak iddia eden; talep sahibi

CLAIRVOYANCE : English Turkish Redhouse

clair.voy.anceklervoy'ıns isim
kehanet.
gaipten haber verme

CLAIRVOYANT : English Turkish Redhouse

clair.voy.antklervoy'ınt isim kâhin

CLAM : English Turkish Redhouse

clamkläm isim tarak, deniz tarağı

CLAMBER : English Turkish Redhouse

clam.berkläm'bır, kläm'ır fiil tırmanmak, güçlükle tırmanmak

CLAMMY : English Turkish Redhouse

clam.mykläm'i sıfat
yapış yapış.
soğuk ve nemli

CLAMOR : English Turkish Redhouse

clam.orkläm'ır isim
haykırma, feryat, yaygara.
gürültü. fiil haykırmak, feryat etmek, yaygara koparmak

CLAMOROUS : English Turkish Redhouse

clam.or.oussıfat gürültülü

CLAMOUR : English Turkish Redhouse

clam.ourkläm'ır isim, fiil, İngiliz İngilizcesi bakınız clamor

CLAMP : English Turkish Redhouse

clampklämp isim mengene, kenet, sıkıştırıcı, kıskaç. fiil mengene ile sıkıştırmak

CLAN : English Turkish Redhouse

clanklän isim klan, boy, kabile

CLANDESTINE : English Turkish Redhouse

clan.des.tinekländes'tîn sıfat gizli, el altından yapılan

CLANDESTINELY : English Turkish Redhouse

clan.des.tine.lyzarf gizlice, el altından

CLANG : English Turkish Redhouse

clangkläng fiil
çınlamak; çınlatmak.
yüksek sesle çalmak

CLANK : English Turkish Redhouse

clankklängk isim şıngırtı; tangırtı. fiil şıngırdamak; tangırdamak

CLAP : English Turkish Redhouse

clapkläp isim
el çırpma.
gök gürültüsü, gök gürlemesi.
elle vuruş, şaplak.
argo belsoğukluğu. fiil (clapped, clapping)
el çırpmak, alkışlamak.
elle vurmak, şaplak indirmek

CLARET : English Turkish Redhouse

clar.etkler'ıt isim kırmızı Bordo şarabı

CLARIFICATION : English Turkish Redhouse

clar.i.fi.ca.tionklerıfıkey'şın isim aydınlatma, açıklama

CLARIFY : English Turkish Redhouse

clar.i.fykler'ıfay fiil aydınlatmak, açıklamak; aydınlanmak