English To Turkish
LEGEND : English Turkish Redhouse
leg.endlec'ınd isim
efsane, söylence.
sikke veya harita üzerindeki yazı
LEGENDARY : English Turkish Redhouse
leg.end.arysıfat efsanevi, söylencesel
LEGGING : English Turkish Redhouse
leg.gingleg'îng isim genellikle çoğul tozluk, getr
LEGGY : English Turkish Redhouse
leg.gyleg'i sıfat uzun bacaklı
LEGIBILITY : English Turkish Redhouse
leg.i.bil.i.tyisim okunaklılık, açıklık
LEGIBLE : English Turkish Redhouse
leg.i.blelec'ıbıl sıfat okunur, açık, okunaklı
LEGIBLENESS : English Turkish Redhouse
leg.i.ble.nessisim okunaklılık, açıklık
LEGIBLY : English Turkish Redhouse
le.gib.lyzarf okunaklı olarak
LEGION : English Turkish Redhouse
le.gionli'cın isim
leqyon.
kalabalık, alay
LEGISLATE : English Turkish Redhouse
leg.is.latelec'îsleyt fiil kanun yapmak, yasa çıkarmak, yasamak
LEGISLATION : English Turkish Redhouse
leg.is.la.tionlecîsley'şın isim
kanun yapma, yasama.
yasa, kanunlar
LEGISLATIVE : English Turkish Redhouse
leg.is.la.tivelec'îsleytîv sıfat kanun koyan, yasamalı
LEGISLATIVE IMMUNITY : English Turkish Redhouse
milletvekilliği dokunulmazlığı
LEGISLATIVE POWER : English Turkish Redhouse
yasama gücü
LEGISLATOR : English Turkish Redhouse
leg.is.la.torlec'îsleytır isim millet meclisi üyesi
LEGISLATURE : English Turkish Redhouse
leg.is.la.turelec'îsleyçır isim yasama kurulu
LEGITIMATE : English Turkish Redhouse
le.git.i.matelıcît'ımeyt fiil
yasallaştırmak.
(çocuğun) nesebini tashih etmek
LEGITIMATISE : English Turkish Redhouse
le.git.i.ma.tiselıcît'ımıtayz fiil, İngiliz İngilizcesi bakınız legitimatize
LEGITIMATIZE : English Turkish Redhouse
le.git.i.ma.tizelıcît'ımıtayz fiil
yasallaştırmak.
haklı göstermek, mazur göstermek.
(çocuğun) nesebini tashih etmek
LEGITIMISE : English Turkish Redhouse
le.git.i.miselıcît'ımayz fiil, İngiliz İngilizcesi bakınız legitimize
LEGITIMIZE : English Turkish Redhouse
le.git.i.mizefiil
yasallaştırmak.
haklı göstermek, mazur göstermek.
(çocuğun) nesebini tashih etmek
LEGUME : English Turkish Redhouse
leg.umeleg'yum, lıgyum' isim
baklagiller familyasından bitkinin tanesi veya tohumu.
baklagiller familyasından bitki
LEISURE : English Turkish Redhouse
lei.sureli'qır, leq'ır isim boş zaman
LEISURELY : English Turkish Redhouse
lei.sure.lysıfat
acelesiz iş yapan.
acelesiz yapılan. zarf acele etmeden
LEMON : English Turkish Redhouse
lem.onlem'ın isim
limon.
limon ağacı.
argo değersiz kimse veya şey, moloz, gazoz
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani