English To Turkish
ON THE POINT OF : English Turkish Redhouse
-mek üzere: He was on the point of going. Gitmek üzereydi
ON THE ROCKS : English Turkish Redhouse
kayalara çarpmış.
iflas etmiş; meteliksiz.
buzlu (fakat soda veya su katılmamış) (viski)
ON THE RUN : English Turkish Redhouse
kaçmakta.
geri çekilmekte.
koşarken
ON THE SLY : English Turkish Redhouse
gizli gizli, gizlice
ON THE SPOT : English Turkish Redhouse
hemen, derhal
ON THE SPUR OF THE MOMENT : English Turkish Redhouse
anında, o anda
ON THE STRENGTH OF : English Turkish Redhouse
-e dayanarak;
in yüzünden
ON THE WAGON : English Turkish Redhouse
konuşma diliiçkiyi bırakmış durumda
ON THE WANE : English Turkish Redhouse
azalmakta
ON THE WATER : English Turkish Redhouse
denizde
ON THE WHOLE : English Turkish Redhouse
her şeyi düşünürsek, her şey hesaba katılırsa: It is, on the whole, a good job. Her şeyi düşünürsek iyi bir iş.
genellikle
ON THIN ICE : English Turkish Redhouse
çok nazik veya müşkül bir durumda; büyük bir riske girmiş
ON THURSDAY : English Turkish Redhouse
perşembe günü
ON TIME : English Turkish Redhouse
zamanında, vaktinde, vakitli
ON TIPTOE : English Turkish Redhouse
ayaklarının ucuna basarak
ON TIPTOES : English Turkish Redhouse
ayaklarının ucuna basarak
ON TOP OF : English Turkish Redhouse
-e ek olarak,
in yanı sıra, ile beraber: He's doing this on top of his regular job. Bunu asıl işinden ayrı olarak yapıyor. She asked for a promotion, and on top of that she wanted a raise. Terfiini istedi; bir de üstüne üstlük bir maaş artışı talep etti
ON WELFARE : English Turkish Redhouse
ihtiyaç dolayısıyla resmi kuruluştan yardım alan
ON-LINE : English Turkish Redhouse
on-linean'layn sıfat, bilgisayar çevrim içi
ON-THE-JOB : English Turkish Redhouse
on-the-joban.dhı.cab' sıfat hizmetiçi, işbaşında (eğitim)
ONCE : English Turkish Redhouse
oncew^ns zarf
bir kez, bir defa.
bir zamanlar, eskiden. bağlaç
bir
se: Once he starts he will be obliged to continue. Bir başlarsa devam etmek zorunda kalır.
ir
mez: We can start once he arrives. Gelir gelmez başlayabiliriz. isim bir kez, bir kere
ONCE AGAIN : English Turkish Redhouse
ir kez daha, tekrar
ONCE FOR ALL : English Turkish Redhouse
son olarak.
ilk ve son olarak
ONCE IN A BLUE MOON : English Turkish Redhouse
kırk yılda bir
ONCE IN A WHILE : English Turkish Redhouse
arasıra, arada bir
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani