Multilingual Turkish Dictionary

English To Turkish

English To Turkish
PRIVATISE : English Turkish Redhouse

pri.vat.isepray'vıtayz fiil, İngiliz İngilizcesi bakınız privatize

PRIVATIZATION : English Turkish Redhouse

pri.vat.i.za.tionprayvıtızey'şın isim özelleştirme

PRIVATIZE : English Turkish Redhouse

pri.vat.izepray'vıtayz fiil özelleştirmek

PRIVILEGE : English Turkish Redhouse

priv.i.legeprîv'ılîc isim ayrıcalık, imtiyaz

PRIVILEGED : English Turkish Redhouse

priv.i.legedsıfat ayrıcalıklı, imtiyazlı

PRIVY : English Turkish Redhouse

priv.yprîv'i isim
(su tesisatı olmayan kulübe içindeki) ayakyolu, apteshane.
tuvalet. sıfat bakınız be privy to someone's secrets privy council

PRIVY COUNCIL : English Turkish Redhouse

özel meclis.
büyük harf ile (İngiltere'de) danışma meclisi

PRIZE : English Turkish Redhouse

prizeprayz fiil manivela ile kaldırmak veya açmak, kanırtmak. isim ganimet

PRIZE POSSESSION : English Turkish Redhouse

en değerli şey, en gözde şey

PRO AND CON : English Turkish Redhouse

lehte ve aleyhte

PRO FORMA : English Turkish Redhouse

pro for.mapro fôr'mı sıfat bakınız pro forma invoice

PRO FORMA INVOICE : English Turkish Redhouse

ticaretproforma fatura

PRO- : English Turkish Redhouse

pro-önek
. taraftarı,
.. yanlısı,
in tarafını tutan: He's pro-French. O, Fransızların tarafını tutuyor./O, Fransızcadan yanadır

PROB. : English Turkish Redhouse

prob.kısaltma «probable» probably problem

PROBABILITY : English Turkish Redhouse

prob.a.bil.i.typrabıbîl'ıti isim olasılık, ihtimal

PROBABLE : English Turkish Redhouse

prob.a.bleprab'ıbıl sıfat olası, olasılı, muhtemel

PROBABLY : English Turkish Redhouse

prob.a.blyzarf belki de, galiba

PROBATION : English Turkish Redhouse

pro.ba.tionprobey'şın isim
şartlı tahliye, meşruten tahliye.
deneme süresi

PROBATION OFFICER : English Turkish Redhouse

şartlı tahliye edilmiş kimseyle ilgilenen memur

PROBATIONER : English Turkish Redhouse

pro.ba.tion.erprobey'şınır isim şartlı tahliye edilmiş kimse

PROBE : English Turkish Redhouse

probeprob fiil
araştırmak, incelemek.
sondalamak, sondaj yapmak. isim
sonda, mil.
araştırma.
insansız uzay roketi

PROBITY : English Turkish Redhouse

pro.bi.typro'bıti isim doğruluk, dürüstlük

PROBLEM : English Turkish Redhouse

prob.lemprab'lım isim
sorun, mesele, problem.
matematik problem. sıfat problemli, problem: problem child problem çocuk

PROBLEMATIC : English Turkish Redhouse

prob.lem.at.icprablımät'îk sıfat şüpheli

PROBLEMATICAL : English Turkish Redhouse

prob.lem.at.i.calprablımät'îkıl sıfat şüpheli