English To Turkish
QUERY : English Turkish Redhouse
jue.rykwîr'i isim
soru.
kuşku, şüphe. fiil
(birine) soru sormak.
in doğruluğunu sormak
QUEST : English Turkish Redhouse
juestkwest isim arama, araştırma. fiil for
i aramak,
i araştırmak
QUESTION : English Turkish Redhouse
jues.tionkwes'çın isim
soru.
sorun, mesele.
kuşku, şüphe. fiil
soru sormak.
sorguya çekmek: The police are juestioning the suspect. Polisler sanığı sorguya çekiyorlar.
den şüphe etmek: I question his honesty. Dürüstlüğünden şüphe ediyorum
QUESTION MARK : English Turkish Redhouse
dilbilgisisoru işareti, soru imi
QUESTIONABLE : English Turkish Redhouse
jues.tion.ablesıfat
kuşkulu, şüpheli.
kesin olmayan
QUESTIONNAIRE : English Turkish Redhouse
jues.tion.nairekwesçıner' isim
anket, sormaca.
form, belge
QUEUE : English Turkish Redhouse
jueuekyu isim sıra, kuyruk. fiil
kuyruğa girmek.
kuyruk olmak
QUEUE UP : English Turkish Redhouse
kuyruğa girmek
QUIBBLE : English Turkish Redhouse
juib.blekwîb'ıl isim baştan savma cevap, kaçamaklı söz. fiil
kaçamaklı cevap vermek.
önemsiz şeyler üzerinde durmak.
tartışma konusu yapmak
QUICK : English Turkish Redhouse
juickkwîk sıfat
çabuk, hızlı: as quick as I can elimden geldiği kadar çabuk. quick returns çabuk gelen kazanç.
anlayışlı, kavrayışlı, zeki. isim tırnağın altındaki hassas et
QUICK ON THE TRIGGER : English Turkish Redhouse
eli tetikte.
hazırcevap, kafası çabuk işler
QUICK ON THE UPTAKE : English Turkish Redhouse
konuşma dili
hazırcevap.
uyanık
QUICK-TEMPERED : English Turkish Redhouse
juick-tem.peredkwîk'tempırd sıfat çabuk kızar
QUICK-WITTED : English Turkish Redhouse
juick-wit.tedkwîk'wît'îd sıfat zeki, kavrayışlı
QUICKEN : English Turkish Redhouse
juick.enkwîk'ın fiil
çabuklaştırmak, hızlandırmak; çabuklaşmak, hızlanmak.
canlandırmak, diriltmek; canlanmak, dirilmek
QUICKIE : English Turkish Redhouse
juick.iekwîk'i isim, konuşma dili
çabuk içilen/içilmiş içki.
çarçabuk sevişme/aşk yapma.
çabuk yapılan/yapılmış şey. sıfat çabuk yapılan/yapılmış
QUICKLIME : English Turkish Redhouse
juick.limekwîk'laym isim sönmemiş kireç
QUICKLY : English Turkish Redhouse
juick.lyzarf çabuk, çabucak, süratle, hızla
QUICKNESS : English Turkish Redhouse
juick.nessisim çabukluk, sürat, hız
QUICKSAND : English Turkish Redhouse
juick.sandkwîk'sänd isim bataklık kumu
QUID : English Turkish Redhouse
juidkwîd isim, İngiliz İngilizcesi, konuşma dili bir sterlin
QUID PRO QUO : English Turkish Redhouse
juid pro juokwîd' pro kwo' (verilen bir şeye) karşılık: If we give this to them we must insist on a juid pro juo. Bunu onlara verirsek, karşılığını istememiz şart
QUIESCENT : English Turkish Redhouse
jui.es.centkwayes'ınt sıfat hareketsiz, sakin
QUIET : English Turkish Redhouse
jui.etkway'ît sıfat
sessiz, sakin.
hareketsiz, dingin.
rahat.
yumuşak huylu, sessiz, uslu.
gösterişsiz. isim
sessizlik, sükût.
rahat, huzur, sükûnet, asayiş. fiil
susturmak.
yatıştırmak, sakinleştirmek
QUIET DOWN : English Turkish Redhouse
susmak.
yatışmak, sakinleşmek
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani