Multilingual Turkish Dictionary

English To Turkish

English To Turkish
COGNAC : English Turkish

n. konyak, fransa'nın cognac bölgesi üzümünden yapılan konyak

COGNATE : English Turkish

n. akraba, soydaş, hısım, kökü aynı olan sözcük

COGNATE : English Turkish

adj. soydaş, aynı soydan gelen, akraba olan, kökü aynı olan, ayni kökten

COGNATIC : English Turkish

adj. aynı familyadan, aynı kaynaktan, aynı soydan; doğa veya şekil olarak benzer olan

COGNATION : English Turkish

n. kavrama, idrak, idrak yeteneği, aklın bilme gücü

COGNISABLE : English Turkish

adj. anlaşılır, tanınabilir, fark edilebilir, bilinebilir; (Hukuk) adliye mahkemesinde yargılanabilir (ayrıca cognizable)

COGNISABLY : English Turkish

adv. anlaşılır bir şekilde, tanınır bir biçimde, kavranabilir bir şekilde

COGNISANCE : English Turkish

n. farkında olma, kavrama, idrak, anlayış; bilgi

COGNISANT : English Turkish

adj. farkında olan, bilincinde olan, haberdar, bilen, idrak yeteneği olan

COGNISANT OF : English Turkish

adj. den haberdar, bilgisi olan, anlayışa sahip olmak;
in farkında,
olduğunun farkında

COGNITION : English Turkish

n. bilme, farkında olma, algılama

COGNITIONAL : English Turkish

adj. bilme ile ilgili, kavrama, farkında olma, algılama ile ilgili

COGNITIVE : English Turkish

adj. kavrama ile ilgili, idrak ile ilgili

COGNITIVE DISSONANCE : English Turkish

ilişsel uyumsuzluk, bir kişinin yaptıkları ve düşündükleri ile inandıkları arasındaki uyumsuzluk; bir kişinin davranışı ve düşünceleri ya da inançları arasındaki çelişki olduğu zaman meydana gelen psikolojik çatışma durumu

COGNITIVE PSYCHOLOGY : English Turkish

ilişsel psikoloji, algılama anlama ve düşünce sürecini inceleyen psikoloji dalı

COGNITIVELY : English Turkish

adv. bilişsel olarak, bilme ile, algılama ile

COGNIZABLE : English Turkish

adj. kavranabilir, idrak edilebilir, tanınabilir; mahkeme yetki alanı dahilinde olan

COGNIZABLY : English Turkish

adv. anlaşılır bir şekilde, kavranabilir bir biçimde, tanınır bir şekilde, gözle görülür bir biçimde

COGNIZANCE : English Turkish

n. farkında olma, kavrama, idrak, anlayış

COGNIZANT : English Turkish

adj. farkında olan, bilincinde olan, haberdar, bilen, idrak yeteneği olan

COGNIZANT OF : English Turkish

adj. den haberdar, bilgisi olan,
hakkında anlayışlı olan;
in farkında,
olduğunun farkında

COGNIZE : English Turkish

v. bilmek, bir hakikat veya bilginin farkında olmak (ayrıca cognise)

COGNOMEN : English Turkish

n. takma ad, lakap, soyad (roma)

COGNOSCENTE : English Turkish

n. ehil, erbap

COGNOSCENTI : English Turkish

n. erbaplar, ehil olanlar