Multilingual Turkish Dictionary English To Turkish

CONTINUUM : English Turkish

n. bölünmemiş şey, süreç

CONTORT : English Turkish

v. eğmek, bükmek, çarpıtmak, kıvırmak, saptırmak

CONTORTED : English Turkish

adj. bükük, biçimsiz, deforme olmuş, normal şekil ve görüntüsü bozulmuş, kıvrık; sarılı

CONTORTION : English Turkish

n. bükme, eğme, bükülme, burulma

CONTORTIONIST : English Turkish

n. akrobat, vücudunu garip şekillere sokabilen akrobat

CONTORTIONISTIC : English Turkish

adj. akrobatlar ve onların duruşlarına ait, akrobatlar veya duruşlarıyla ilgili

CONTORTIVE : English Turkish

adj. eğmeye yatkın olan, bükmeye yatkın olan, şeklinin bozulmasına yatkın olan

CONTOUR : English Turkish

n. dış hatlar; çevre, şekil; eşyükselti eğrisi

CONTOUR : English Turkish

v. hatlarını belirlemek, biçimini oluşturmak, eşyükselti eğrisi ile göstermek

CONTOUR FLYING : English Turkish

araziye uyarak uçuş, alçak uçuş, bir uçağın radara yakalanmadan kurtulmak için yer seviyesine yakın uçması

CONTOUR LINE : English Turkish

eşyükselti çizgisi

CONTOUR MAP : English Turkish

çevre eğrisi haritası

CONTRA : English Turkish

prep. karşıt, karşı, aksi

CONTRA : English Turkish

adv. karşı olarak, aksine

CONTRA : English Turkish

n. hesabın alacak bölümü

CONTRA : English Turkish

pref. kontra, karşıt, aksi

CONTRA ACCOUNT : English Turkish

n. mukabil hesap

CONTRA BASSOON : English Turkish

fagot çalgısı, kontrfagot, nefesli saz

CONTRA LEGEM : English Turkish

contra legem, yasaya aykırı (Latince)

CONTRABAND : English Turkish

n. kaçak mal, kaçakçılık; köle

CONTRABAND : English Turkish

adj. kaçak, kaçakçılıkla ilgili

CONTRABAND OF WAR : English Turkish

kaçak savaş malzemesi

CONTRABANDIST : English Turkish

n. kaçakçı

CONTRABASS : English Turkish

n. kontrbas, bas sesli yaylı çalgı

CONTRABASSOON : English Turkish

n. kontrafagot, bas sesli üflemeli çalgı