Multilingual Turkish Dictionary

English To Turkish

English To Turkish
COOP : English Turkish

n. kümes, kafes, hapishane

COOP : English Turkish

v. kafeslemek, kapamak, tıkmak

COOP IN : English Turkish

kafeslemek, kümese sokmak, kapamak

COOP UP : English Turkish

kafeslemek, kümese sokmak, kapamak

COOPER : English Turkish

n. fıçıcı, şarapçı, şarap satıcısı

COOPER : English Turkish

v. fıçılamak, fıçı yapmak, fıçı onarmak

COOPER INDUSTRIES : English Turkish

Cooper Endüstri, Texas merkezli bir Amerikan şirketi, bir araç donanım ve elektrik ürünleri imalatçısı

COOPERAGE : English Turkish

n. fıçıcılık, fıçı evi, fıçı bedeli

COOPERATE : English Turkish

v. işbirliği etmek, birlikte çalışmak, işbirliği yapmak, yardımlaşmak, destek olmak (karşılıklı)

COOPERATION : English Turkish

n. dayanışma, işbirliği, beraberlik, ortaklık etme, destek, yardım, elbirliği

COOPERATION FOR OSI IN EUROPE : English Turkish

OSI Avrupa Ortaklığı, COSINE, Avrupa'nın araştırma kuruluşlarını birbirine bağlamak üzere açık iletişim ağları kullanımını arttırma amaçlı Avrupa programı

COOPERATIVE : English Turkish

n. kooperatif

COOPERATIVE : English Turkish

adj. yardıma hazır, yardımcı, işbirliği yapmak isteyen, işbirliği, kooperatif

COOPERATIVE ORGANIZATION : English Turkish

n. kooperatif teşkilatı, birlikte çalışan birçok insandan veya gruptan oluşan organizasyon

COOPERATIVE SETTLEMENT : English Turkish

kooperatif yerleşim, birlikte çalışmak isteyen insanlara yönelik olan topluluk, komün

COOPERATIVE SOCIETIES REGISTRAR : English Turkish

kooperatif ortaklığı tescil etme kurumu, kooperatiflere ruhsat vermekle ilgili olan resmi kurum

COOPERATIVE SOCIETY : English Turkish

kooperatif toplum, insanların birlikte çalıştıkları toplum, ortaklık toplumu

COOPERATIVE SOCIETY STOCK : English Turkish

kooperatif toplum sermayesi, insanların birlikte çalıştıkları toplumun sermaye payı

COOPERATIVE STORE : English Turkish

kooperatif dükkanı, onun hizmetlerinden yararlanalar tarafından sahip olunan ve çalıştırılan perakende dükkanı

COOPERATIVELY : English Turkish

adv. işbirliği yaparak, müşterek olarak; diğerleriyle çalışma isteği ile gerçekleşen bir şekilde

COOPERATIVENESS : English Turkish

n. yardımseverlik

COOPERATIVISM : English Turkish

n. işbirlikçilik, orta sınıf siyasal iktisadından işçi sınıfının sayısal iktisadına geçiş

COOPERATOR : English Turkish

n. ortak, iş arkadaşı, kooperatif üyesi

COOPERY : English Turkish

n. fıçıcılık, fıçıcı işi veya mesleği; fıçıcı dükkanı; fıçıcı tarafından yapılan parçalar veya nesneler

COOPERY : English Turkish

adj. fıçıcıya özgü, fıçıcıya ait veya ilgili