English To Turkish
COOLED OFF : English Turkish
öfkesi yatışmış, sakinleşmiş; soğumuş, serinlemiş
COOLER : English Turkish
n. soğutucu; soğuk içecek; hapishane; kodes
COOLEY : English Turkish
n. bir soyadı
COOLHEADED : English Turkish
adj. soğukkanlı, sakin, kendine hakim olan; heyecansız
COOLIDGE : English Turkish
n. bir soyadı; Calvin Coolidge (
1933), Birleşik Devletler'in 30'uncu Devlet Başkanı (
1929); Arizona'da (ABD) bir şehir; Georgia'da (ABD) bir şehir; Kansas'ta (ABD) bir şehir; Texas'ta (ABD) bir kasaba
COOLIE : English Turkish
n. amele, vasifsiz isçi; hamal
COOLING : English Turkish
n. soğutma, soğutucu
COOLING : English Turkish
adj. serinletici, soğutucu, soğutma
COOLING DOWN : English Turkish
n. soğuma
COOLING OFF PERIOD : English Turkish
ekleme süresi, kamu görevinden emekliliği ve belirli özel girişimlerle ilgilenmek arasında geçmesi gereken zaman; bir kavganın ilan edilmesinden sonra vuruşun izin verilmediği zaman dilimi; bir insanın sakinleşmesi için gerek zaman
COOLING PLANT : English Turkish
n. soğutma tesisi
COOLING SYSTEM : English Turkish
soğutma sistemi, ısı etkileri azaltmak için olan sistem
COOLING TOWER : English Turkish
n. soğutma kulesi, sıcak suyun kısmi buharlaşma ile derecesini düşürülmesi için dolaştırılarak içinden geçtiği büyük kule (sanayilerde soğutucu madde olarak yeniden kullanmadan önce sıcak suyu soğutmak)
COOLING WATER : English Turkish
soğutma suyu, soğutulacak olan obje etrafında dolaştırılarak düşük sıcaklıktaki sıvıları soğutma yöntemi
COOLISH : English Turkish
adj. bir dereceye kadar serin, soğuk, serin, buz gibi
COOLLY : English Turkish
adv. serinkanlı bir biçimde, dostça olmayan bir şekilde; içtenliksiz; sakince, sakin bir şekilde
COOLNESS : English Turkish
n. serinlik, soğukluk, soğukkanlılık, soğuk davranma; ilgisizlik; yüzsüzlük
COOLY : English Turkish
n. amele, vasıfsız Asyalı işçi için kullanılan oldukça küçük düşürücü ifade (ayrıca coolie)
COOMB : English Turkish
n. vadi, ova
COON : English Turkish
n. zenci; rakun, kurnaz
COON SONG : English Turkish
n. zenci şarkısı
COONASS : English Turkish
n. coonass, (Louisiana ve güneydoğu Teksas ABD’de kullanılan kaba ve aşağılayıcı argo)Cajun için kullanılan takma ad
COONCAN : English Turkish
n. konken, conquian, Meksika’da ortaya çıkan, iki oyuncu ve 40 oyun kağıdıyla oynanan iskambil oyunu (her oyuncunun bir çeşitten 3 veya 4 tane dizmesi gerekir)
COONHOUND : English Turkish
n. coonhound, bir köpek cinsi
COONSKIN : English Turkish
n. rakun kürkü, rakun postu
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani