Multilingual Turkish Dictionary

English To Turkish

English To Turkish
DEBAR FROM : English Turkish

v. mahrum etmek, yoksun bırakmak

DEBAR FROM INHERITING : English Turkish

v. mirastan mahrum etmek

DEBARK : English Turkish

v. karaya çıkarmak, karaya çıkmak, karaya ayak basmak

DEBARKATION : English Turkish

n. karaya çıkma, karaya çıkarma

DEBARKMENT : English Turkish

n. boşaltma, tahliye

DEBARMENT : English Turkish

n. engel olma, önleme; birinin bir şey yapmasını önleme eylemi; önüne geçme

DEBASE : English Turkish

v. itibarını küçültmek, küçük düşürmek, alçaltmak; değerini düşürmek, bozmak; sahtesini yapmak

DEBASED : English Turkish

adj. alçalmış, küçük düşmüş, değeri düşürülmüş, alçaltıcı, bayağı, küçük düşürücü

DEBASEDNESS : English Turkish

n. utandırma, küçük düşürme, utanma, alçalma

DEBASEMENT : English Turkish

n. alçaltma, aşağılama , indirme

DEBASER : English Turkish

n. aşağılayan kimse, küçük düşüren kimse, gururunu kıran kimse

DEBASING CONNOTATION : English Turkish

alçaltıcı ima, küçük düşürücü teklif, onur kırıcı öneri

DEBATABLE : English Turkish

adj. tartışılabilir, soruşturulabilir; kuşkulu, şüpheli

DEBATABLY : English Turkish

adv. tartışılabilir bir şekilde, şüpheli bir şekilde, kuşku uyandıran bir şekilde, itiraz edilebilir bir biçimde, şüpheyle

DEBATE : English Turkish

n. tartışma, çekişme, görüşme, müzakere

DEBATE : English Turkish

v. çekişmek, tartışmak, danışmak; düşünüp taşınmak; dikkate almak

DEBATE ON REQUEST : English Turkish

n. gündem dışı görüşme

DEBATE WITH ONESELF : English Turkish

v. düşünüp taşınmak, tartmak

DEBATER : English Turkish

n. tartışmacı; konuşmacı

DEBATING SOCIETY : English Turkish

tartışmalar düzenleyen dernek

DEBAUCH : English Turkish

v. ayartmak; baştan çıkarmak; bozmak; kötü yola düşürmek; geçersiz kılmak

DEBAUCH : English Turkish

n. sefahat, zevk ve eğlenceye düşkünlük, ahlaksızlık, ayyaşlık

DEBAUCHED : English Turkish

adj. zevk ve eğlence düşkünü, ahlaksız

DEBAUCHEDLY : English Turkish

adv. ahlaksız bir şekilde, yozlaşmış bir şekilde

DEBAUCHEDNESS : English Turkish

n. sefahat, ayartma, bozulma, aşırıya kaçma, göz yumma