English To Turkish
ABSOLUTE DUD : English Turkish military
PATLAMAYAN BOMBA:Bir hedefe atıldığında veya ulaştığında patlamayan nükleer silah
ABSOLUTE ERROR : English Turkish military
MUTLAK HATA:Bir grup halindeki atımların vuruş noktaları veya paralanma merkeziyle, bu grup içinden bir atımın vuruş noktası veya paralanma noktası arasındaki en kısa mesafe
ABSOLUTE FILTER : English Turkish military
MUTLAK FİLTRE:Belirtilen mikron büyüklüğünden daha büyük katı parçacıkları %100 tutan filtre
ABSOLUTE QUARANTINE : English Turkish military
TAM KARANTİNA; MUTLAK TECRİT:Bulaşıcı bir hastalık taşıyan insan veya hayvanların tecrit edilmeleri veya bulaşıcı hastalığa tutulmuş şahısları ihtiva eden bir teşkilin, diğer birlik ve şahıslarla temas ettirilmemesi. Bu şekil tecritte bütün işler ve temaslar kesilir; kısmi tecritte ise, bazı işler, bazı sınırlamalar dahilinde devam eder. Ayrıca bakınız: "working quarantine"
ABSOLUTE ZERO : English Turkish military
MUTLAK SIFIR:Her türlü termik etki veya sıcaklık etkisinin ortadan kalktığı teorik hava sıcaklığı; ortalama
16°C,
69°F, 0°K ve 0°R; ısıda mutlak sıfır noktası (-273°C)
ABSORBED DOSE : English Turkish military
EMİLEN DOZ:Nükleer (veya iyonlaştırıcı) ışınımla bir birim emici maddenin açığa çıkardığı enerji miktarı. Birimi rad'dır
ABSORPTION COSTING : English Turkish military
ALAŞIM MALİYETLER, TEK BİR MALİYETTE BİRLEŞTİRME:
ABUTMENT : English Turkish military
SAHİL AYAĞI:Sahilde, köprüden gelen yükü taşıyan beton, çelik, kargir veya ağaç köprü ayağı; mesnet; köprünün karada olan ayağı; kemer veya kubbe ağırlığını destekleyen kısım
AC-130 : English Turkish military
Bakınız: "Hercules"
ACCELERATION ERROR : English Turkish military
İVME HATASI:Bir uçağın ivmesindeki değişikliklerden dolayı uçağın dikey ekseninde meydana gelen sapmalar
ACCELEROMETER : English Turkish military
AKSELEROMETRE, İVME ÖLÇME ALETİ:Bir araca ait ivme unsurlarından bir veya daha çoğunu ölçen bir alet
ACCEPT : English Turkish military
KABUL ETMEK; ONAYLAMAK; TASDİK ETMEK; RAZI OLMAK; İCABET ETMEK; ANLAMAK:
ACCEPTABLE ALTERNATE PRODUCT : English Turkish military
ŞAYANI KABUL EDİLEBİLİR YEDEK MADDE:
ACCEPTABLE PRODUCT : English Turkish military
KABUL EDİLEBİLİR MADDE; ŞAYANI KABUL ÜRÜN:Teknik bir tavsiyeye lüzum olmadan, uzun süre başka bir ürün yerine kullanılabilen madde. Ayrıca bakınız: "emergency substitute", ve "standardized product"
ACCEPTABLE QUALITY LEVEL : English Turkish military
ASGARİ NİTELİK SEVİYESİ; KABUL OLUNABİLİR (MAKBUL) NİTELİK DÜZEYİ:
ACCEPTANCE : English Turkish military
TASDİK VE İMZA OLUNMUŞ TAHVİL, POLİÇE:
ACCEPTANCE TRIAL : English Turkish military
KABUL DENEMESİ:Kullanacak muhtemel birlik veya teşkillerin atadıkları temsilciler tarafından bir silah veya teçhizatın istenen performans ve özelliklere sahip olup olmadığını anlamak için yapılan denemeler
ACCEPTED FMS CASE : English Turkish military
KABUL EDİLMİŞ DIŞ ASKERİ SATIŞ MUKAVELESİ (CASE'İ):
ACCESS : English Turkish military
ERİŞİM, NÜFUZ, TEMAS, GİRİŞ, KULLANMA, ERİŞME VEYA GİRİŞ HAKKI YADA VASITASI:
ACCESS AISLE : English Turkish military
ÖZEL ARA YOL:Merdiven, yangın söndürme tesisatı vesaire gibi sabit tesislere götüren veya malzemenin nakliyat ara yollarından götürülüp getirilmesi için kullanılan ara yollar. Buna, "fire aisle" de denir. Ayrıca bakınız: "aisle"
ACCESS PROCEDURES : English Turkish military
Bak. "explosive ordnance disposal procedures"
ACCESS TIME : English Turkish military
ERİŞME SÜRESİ:Otomatik bilgi işleminde; bilginin (a) kayıt için istendiği an ile verilmesinin tamamlandığı an arasında geçen süre, yani okuma süresi (read time); (b) kayda hazır olduğu an ile kayıt süresinin tamamlandığı an arasında geçen süre, yani yazma süresi (write time). Buna "latency time" da denir
ACCESS TO CLASSIFIED INFORMATION : English Turkish military
GİZLİLİK DERECELİ BİLGİYE NÜFUZ ETMEK; SAHİP OLMAK (GÖRMEK):Gizlilik dereceli bilgiyi öğrenme kabiliyeti veya imkanı. Kişiler, eğer bu bilgiyi öğrenmeye yetkiliyseler veya böyle bir bilgiyi öğrenmelerini gerektiren bir yerdeyseler gizlilik dereceli bilgiye nüfuz edebilirler. Kişiler, eğer güvenlik tedbirleri onların bu bilgiyi öğrenmelerine izin vermiyorsa gizlilik dereceli bilgilerin saklandığı yerde olsalar bile gizlilik dereceli bilgiye nüfuz edemezler
ACCESSIONS : English Turkish military
YÜKÜMLÜLER:Bak. "chargeable accessions"; İlaveler, ilave edilenler, artışlar, gelenler, iktisap edilenler, kütüphaneye yeni gelen şeyler
ACCESSORIAL AND ADMINISTRATIVE CHARGES : English Turkish military
İLAVE VE İDARİ MASRAFLAR:
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani