Multilingual Turkish Dictionary

English To Turkish

English To Turkish
BEIGE : English Turkish

n. bej

BEIJING : English Turkish

n. Pekin, Çin'in başkenti (Peking olarak da yazılır)

BEILINSON HOSPITAL : English Turkish

Beilinson Hastanesi, Petach Tikva'da (İsrail) bulunan bir hastane

BEING : English Turkish

n. varlık, olma, varoluş; yaradılış, yapı

BEING A NATIVE-BORN ISRAELI : English Turkish

İsrail yerlisi olma, anayurdu İsrail olma, İsrail'de doğmuş ve büyümüş olma

BEING A SHAREHOLDER : English Turkish

n. hissedarlık

BEING ABANDONED : English Turkish

terk edilmiş olma, bırakılmış olma, reddedilmiş olma, ortada bırakılmış olma

BEING ABSORBED : English Turkish

emilmiş olma, absorbe edilmiş olma, içine çekilmiş olma, soğurulmuş olma, asimile dilmiş olma

BEING ABSTRACT : English Turkish

n. soyutluk

BEING ACQUIRED : English Turkish

elde edilmiş olma, edinilmiş olma, üretilmiş olma, alınmış olma, satın alınmış olma

BEING ALONE WITH : English Turkish

ile yalnız olma, ile kendini ayrıştırma, ile kendini izole etme

BEING ANGRY WITH : English Turkish

n. küsme

BEING ANNEXED : English Turkish

ekli olma, ilişikli olma, daha büyük bir şeye ilişik olma, ilintili olma

BEING ANOINTED : English Turkish

yağlanmış olma, kutsanmış olma, takdis edilmiş olma, yağ veya herhangi bir sıvı sürülmüş olma

BEING APOLITICAL : English Turkish

apolitik olma, siyasetle veya siyasi konularla ilgilenmeme

BEING ARRESTED : English Turkish

tutuklanma, cezaevine konulma, hapishaneye atılma, mahkûm edilme, mahkûm edilmiş olma, hükümlü olma

BEING ASHAMED : English Turkish

n. utanma

BEING ASKED : English Turkish

sorulma, talepte bulunulma, talep edilme, peşinde olunma, araştırılma, davet edilme

BEING ASSIMILATED : English Turkish

asimile edilme, asimile edilmiş olma, içine çekilme, emilme, absorbe edilme

BEING AT A LOSS : English Turkish

kafası karışık olma, ne yapacağını bilememe, şaşkın olma, eli ayağına dolaşmış olma, kafası bulanmış olma

BEING ATTACHED : English Turkish

takılma

BEING ATTACKED : English Turkish

saldırılma, saldırı altında olma, saldırıya uğrama

BEING AWAKE : English Turkish

n. uyanıklık, uyanık olma

BEING BLESSED WITH : English Turkish

ile kutsanmış olma,
sı bahşedilmiş olma,
a sahip olma

BEING BLOCKED : English Turkish

engellenmiş olma, engellenme