Multilingual Turkish Dictionary

English To Turkish

English To Turkish
BIG MAN : English Turkish

üyük adam, büyük hacimli adam, cüsseli adam

BIG MESS : English Turkish

üyük sorun, büyük karışıklık, büyük kargaşa

BIG MONEY : English Turkish

üyük para, çok para, çok miktarda para, büyük kâr

BIG MOUTH : English Turkish

koca ağız, boşboğaz, patavatsız, çok konuşan, sırları ortaya döken, sırlar hakkında konuşan

BIG NAME : English Turkish

üyük isim, büyük ad, önemli isim, önemli kimse, önemli kişi, ünlü kişi

BIG NEWS : English Turkish

üyük haber, önemli haber, sansasyonel haber, ses getiren haber

BIG NOISE : English Turkish

sözü geçen kişi, borusu öten kimse, kodaman

BIG OAKS FROM LITTLE ACORNS GROW : English Turkish

küçük şeylerden büyük şeyler doğar, iyi bakıldığında her şey büyür

BIG POND : English Turkish

n. atlas okyanusu

BIG PRIZE : English Turkish

n. büyük ödül, büyük ikramiye, birincilik ödülü, bingo

BIG PROMISE : English Turkish

üyük vaat, büyük söz, ağır teminat

BIG RED SWITCH : English Turkish

üyük kırmızı düğme, bir bilgisayar üzerinde bulunan güç düğmesine verilen lakap

BIG ROCK : English Turkish

üyük kaya, büyük taş

BIG SCREEN : English Turkish

n. büyük ekran, sinema; üzerine film yansıtılan büyük yüzey; sinema endüstrisi; televizyon ve video filmlerine karşılık sinema endüstrisi için yapılan film

BIG SHOT : English Turkish

kodaman, önemli kimse

BIG SISTER : English Turkish

üyük kız kardeş, abla (daha genç kardeşlerini kollayan)

BIG SLICE : English Turkish

üyük dilim, büyük pay, büyük parça

BIG STICK : English Turkish

savaş tehdidi

BIG SUR : English Turkish

orta California'da (ABD) bir şehir; orta California'da (ABD) bir ilçe

BIG TALK : English Turkish

övünme, yüksekten atma, büyük konuşma

BIG TALKER : English Turkish

geveze, çok konuşan, çok konuşmayı seven kimse

BIG TIME : English Turkish

önemli, yüksek rütbeli

BIG TIME OPERATOR : English Turkish

çok etkili kimse, oldukça nüfuzlu kimse; aktif olan kimse (bir proje çalışmasında); aktivist; pek çok farklı meseleye aktif olarak katılan kimse (ticari veya başka türlü)

BIG TIMER : English Turkish

önemli kimse, büyük adam, yüksek rütbeli kimse

BIG TITS : English Turkish

üyük göğüsler, büyük memeler