Multilingual Turkish Dictionary

English To Turkish

English To Turkish
INANIMATE : English Turkish Medicals

Cansız, ölü

INANITION : English Turkish Medicals

Tamamen gıdasız bırakılmış birk vücudun aldığı fiziki durum, gıdasızlık, inanisyon

INAPETENCE : English Turkish Medicals

İştahsızlık

INARTICULATE : English Turkish Medicals

Mafsalsız, oynak yeri olmayan, eklemsiz

INASSIMILABLE : English Turkish Medicals

Emme yeteneği olmayan

INAUDIBLE : English Turkish Medicals

İşitilemeyen, duyulamayan

INBORN : English Turkish Medicals

Doğuştan, doğmadan evvel kazanılmış, konjenital

INBREEDING : English Turkish Medicals

Birbirlerine çok yakın bireylerin birleştirilmesi

INCAPABLE : English Turkish Medicals

Yeteneksiz, kabiliyetsiz

INCARCERATED : English Turkish Medicals

Hapseilmiş, sıkışmış, boğulmuş

INCARCERATION : English Turkish Medicals

Boğulma

INCARNANT : English Turkish Medicals

Yarada granülasyon dokusu oluşmasını hızlandıran

INCARNATING : English Turkish Medicals

Ete batmış, incarnatus

INCARNATION : English Turkish Medicals

Ete bağlama, etlenme (yara)

INCARNATUS : English Turkish Medicals

Et haline dönüşmüş;
Et içine doğru gelişmiş, ete gömülmüş

INCENDIARISM : English Turkish Medicals

Yangın çıkarma dürtüsü, yangın çıkarma amacıyla ateş tutuşturma eğilimi taşıma

INCEST : English Turkish Medicals

Akraba (hısım) lar arasında cinsi münasebet, akraba ile zina

INCIDENCE : English Turkish Medicals

Oluş veya görülüş sıklığı, hastalığın görülüş oranı

INCIDENTAL(AL) : English Turkish Medicals

Arızi

INCINERATION : English Turkish Medicals

Yakıp kül etme

INCINERATOR : English Turkish Medicals

Cesedi yakıp kül haline getiren makina (fırın)

INCIPIENT : English Turkish Medicals

Başlayan

INCISE : English Turkish Medicals

Bistüri ile kesit yapmak, yarmak

INCISED : English Turkish Medicals

Kesilmiş, kesik

INCISION : English Turkish Medicals

Yarma, kesme, şak, ensizyon;
Kesik, yara