Multilingual Turkish Dictionary English

GIVE SOMEONE CREDIT FOR : English Turkish Redhouse

birinin (yaptığı bir şey) takdir etmek.
birinin (yaptığı bir şey) (bir şekilde) belirtmek

GIVE SOMEONE CUSTODY OF : English Turkish Redhouse

irine (birinin) vesayetini vermek

GIVE SOMEONE HELL : English Turkish Redhouse

konuşma dilibirini fena halde haşlamak, birine adamakıllı bir zılgıt vermek

GIVE SOMEONE HIS DUE : English Turkish Redhouse

ir kimseye hakkını vermek

GIVE SOMEONE NO QUARTER : English Turkish Redhouse

irine aman vermemek

GIVE SOMEONE ONE'S ILLNESS : English Turkish Redhouse

irine hastalığını bulaştırmak/geçirmek: Don't give me your cold! Nezleni bana bulaştırma!

GIVE SOMEONE ONE'S WORD : English Turkish Redhouse

irine söz vermek

GIVE SOMEONE ROPE : English Turkish Redhouse

irini serbest bırakmak, birini kendi haline bırakmak

GIVE SOMEONE SHELTER : English Turkish Redhouse

irini korumak

GIVE SOMEONE THE BENEFIT OF THE DOUBT : English Turkish Redhouse

konuşma dilibirinin kötü/olumsuz bir şey yapmadığını farzetmek

GIVE SOMEONE THE BIRD : English Turkish Redhouse

konuşma diliel işaretiyle birine "Siktir!" demek

GIVE SOMEONE THE BOOT : English Turkish Redhouse

irini sepetlemek, birinin kıçına tekmeyi atmak, birini işten çıkarmak

GIVE SOMEONE THE BUM'S RUSH : English Turkish Redhouse

İngiliz İngilizcesi, konuşma dilibirini yaka paça etmek/götürmek; birini âdeta kapı dışarı etmek

GIVE SOMEONE THE COLD SHOULDER : English Turkish Redhouse

konuşma dilibirine soğuk davranmak

GIVE SOMEONE THE COME-ON : English Turkish Redhouse

-e pas vermek

GIVE SOMEONE THE GLAD EYE : English Turkish Redhouse

irine pas vermek, birine davetkâr bir bakış yöneltmek

GIVE SOMEONE THE GLAD HAND : English Turkish Redhouse

sahte bir sıcaklıkla el sıkmak/selam vermek

GIVE SOMEONE THE JUMPS : English Turkish Redhouse

argobirini çok sinirlendirmek, birinin tepesini attırmak

GIVE SOMEONE THE ONCE-OVER : English Turkish Redhouse

irini tepeden tırnağa süzmek

GIVE SOMEONE THE PUSH : English Turkish Redhouse

konuşma dilibirini sepetlemek/işten atmak

GIVE SOMEONE THE SACK : English Turkish Redhouse

konuşma dilibirini işten atmak, birini sepetlemek

GIVE SOMEONE THE SHIRT OFF ONE'S BACK : English Turkish Redhouse

çok cömert olmak

GIVE SOMEONE THE SLIP : English Turkish Redhouse

sıvışarak birinden kaçmak/kurtulmak

GIVE SOMEONE THE THIRD DEGREE : English Turkish Redhouse

birini konuşturmak için işkence yapmak.
birini sıkı bir sorguya çekmek

GIVE SOMEONE THE WILLIES : English Turkish Redhouse

irinin tüylerini ürpertmek, birinin tüylerini diken diken etmek