English
KEEP SCORE : English Turkish Redhouse
(puan) saymak
KEEP SILENT : English Turkish Redhouse
sessiz kalmak, susmak
KEEP SOMEONE ADVISED OF : English Turkish Redhouse
irini
den haberdar etmek, birini (bir konuda) bilgilendirmek
KEEP SOMEONE AT A DISTANCE : English Turkish Redhouse
irisine soğuk davranmak
KEEP SOMEONE AT ARM'S LENGTH : English Turkish Redhouse
konuşma dilibiriyle arasına mesafe koymak, biriyle samimi olmamak, biriyle samimiyet kurmamak
KEEP SOMEONE AT BAY : English Turkish Redhouse
irini/bir hayvanı korkutarak yaklaşıp zarar vermesini önlemek, sindirmek
KEEP SOMEONE ENGAGED : English Turkish Redhouse
irini meşgul etmek
KEEP SOMEONE FROM DOING SOMETHING : English Turkish Redhouse
irini bir şey yapmaktan alıkoymak
KEEP SOMEONE GUESSING : English Turkish Redhouse
irini doğru dürüst haberdar etmemek
KEEP SOMEONE IN SIGHT : English Turkish Redhouse
(izlerken) gözünü/gözlerini birinden/bir şeyden ayırmamak
KEEP SOMEONE UNDER SURVEILLANCE : English Turkish Redhouse
irini sürekli olarak gizlice izlemek
KEEP SOMEONE WAITING : English Turkish Redhouse
irini bekletmek
KEEP SOMETHING IN PERSPECTIVE : English Turkish Redhouse
ir şeye bir bütün olarak bakmak, bir şeyi bir bütünsellik içinde ele almak
KEEP SOMETHING IN SIGHT : English Turkish Redhouse
(izlerken) gözünü/gözlerini birinden/bir şeyden ayırmamak
KEEP SOMETHING UNDER ONE'S HAT : English Turkish Redhouse
ir şeyi gizli tutmak
KEEP SOMETHING UNDER WRAPS : English Turkish Redhouse
ir şeyi gizli tutmak
KEEP STEP WITH : English Turkish Redhouse
-e ayak uydurmak
KEEP TABS ON : English Turkish Redhouse
-i takip etmek,
i izlemek;
i gözetlemek
KEEP THE ACCOUNTS : English Turkish Redhouse
hesap tutmak, defter tutmak
KEEP THE BALL ROLLING : English Turkish Redhouse
iyi bir işi sürdürmek
KEEP THE LID ON : English Turkish Redhouse
konuşma dili
i gizli tutmak,
i gizlemek.
(çığırından çıkmaması için)
i denetim altında tutmak
KEEP THE PEACE : English Turkish Redhouse
hukuksulhu bozmamak
KEEP TIME : English Turkish Redhouse
tempo tutmak.
spor (bir yarış, maç v.b.'nde) zaman tutmak.
(saat) her zaman zamanı doğru göstermek
KEEP TO : English Turkish Redhouse
-e bağlı kalmak
KEEP TO THE STRAIGHT AND NARROW : English Turkish Redhouse
doğru yoldan ayrılmamak, ahlaklı bir şekilde yaşamak
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani