English
BROUHAHA : English Turkish
n. karışıklık, kargaşa, keşmekeş
BROW : English Turkish
n. kaş, alın, kenar, yamaç
BROWBEAT : English Turkish
v. ters bakışla korkutmak, gözünü korkutmak, yıldırmak
BROWED : English Turkish
adj. belirli bir tarzda kaşı/alnı olan
BROWN : English Turkish
n. kahverengi
BROWN : English Turkish
v. karamak, kızarmak
BROWN : English Turkish
adj. kahverengi
BROWN BEAR : English Turkish
kahverengi ayı, kahverengi posta sahip ayı cinsi
BROWN BELT : English Turkish
kahverengi kuşak, dövüş sanatlarında derecelerden biri
BROWN BREAD : English Turkish
koyu renkli çavdar ekmeği
BROWN COAL : English Turkish
linyit, kahverengi maden kömürü
BROWN EGGS : English Turkish
kahverengi yumurtalar, kabuğu kahverengi olan yumurtalar
BROWN NOSE : English Turkish
v. dalkavukluk etmek, kıç yalamak
BROWN PAPER : English Turkish
ambalaj kâğıdı
BROWN RECLUSE SPIDER : English Turkish
n. kahverengi keşiş örümceği, vücudunun sırt bölümünde keman benzeri koyu bir işaret olan ve en çok ABD'de görülen son derece zehirli kahverengi örümcek
BROWN SHIRT : English Turkish
kahverengi gömlekli, Hitler'in hücum kıtalarının üyesi (kahverengi üniformalar giyen)
BROWN STUDY : English Turkish
düşüncelerinde kaybolma, birisinin kendi düşüncelerine derin bir şekilde gömülmesi durumu, düşünceye dalma
BROWN SUGAR : English Turkish
esmer şeker
BROWN V BOARD OF EDUCATION : English Turkish
Brown v Eğitim Kurulu, ABD Yargıtay'ının 1954 yılında aldığı ve siyahîlere ve beyazlara ayrı eğitim verilmesinin yasadışı olduğunu belirten dönüm noktası bir karar (Plessy v Ferguson davası kararı bozuldu)
BROWN VS BOARD OF EDUCATION : English Turkish
Brown vs Eğitim Kurulu, ABD Yargıtay'ının 1954 yılında aldığı ve siyahîlere ve beyazlara ayrı eğitim verilmesinin yasadışı olduğunu belirten dönüm noktası bir karar (Plessy v Ferguson davası kararı bozuldu)
BROWNED OFF : English Turkish
ıkmış usanmış, gına gelmiş
BROWNIE : English Turkish
n. gizlice ev işlerine yardım eden peri, izci küçük kız; çikolatalı kek, kuşüzümlü ekmek,
BROWNING : English Turkish
n. browning tabanca
BROWNING AUTOMATIC RIFLE : English Turkish
Browning otomatik tüfek, ABD birlikleri tarafından İkinci Dünya Savaşı ve Kore Savaşı'nda kullanılmış olan ve şarjörle beslenen otomatik bir tüfek, B.A.R
BROWNISH : English Turkish
adj. kahverengimsi bir rengi olan
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani