Multilingual Turkish Dictionary

English

English
CACAO : English Turkish

n. kakao

CACAO BUTTER : English Turkish

kakao yağı

CACAO TREE : English Turkish

kakao ağacı

CACCIATORE : English Turkish

adj. domates mantar ve baharatlarla pişirilmiş veya hazırlanmış

CACHACA : English Turkish

n. şeker kamışından yapılan Brezilya romu (bir tür içki)

CACHALOT : English Turkish

n. kaşalot, ispermeçet balinası

CACHE : English Turkish

n. gizleme yeri, gizli yer, gizli yerde saklanan şey

CACHE : English Turkish

v. gizli bir yere saklamak, gizlemek

CACHE MEMORY : English Turkish

gizli bellek, belleğin işlem süresini geliştirmek için bilgisayar tarafından yönetilen ve kısa erişim süresine sahip olan küçük bir birimi (Bilgisayar)

CACHE SERVER : English Turkish

(İnternet) kullanıcı tarafından sıklıkla aranan favori web sitelerini depolayan ve talep edildiklerinde ekrana getiren sunucu, İnternet'te kullanıcıyı "temsil eden" sunucu

CACHECTIC : English Turkish

adj. zayıf, bitkin, cılız (hastalıktan)

CACHEPOT : English Turkish

n. saksı

CACHET : English Turkish

n. kaşe, damga, mühür, özellik, ayrıcalık, fark, prestij, saygınlık, kapsül

CACHEXIA : English Turkish

n. kaşeksi, beden zayıflığı

CACHEXY : English Turkish

n. kaşeksi, beden zayıflığı

CACHINNATE : English Turkish

v. kahkaha atmak, yüksek sesle gülmek

CACHINNATION : English Turkish

n. çılgınca gülüş, yüksek sesle kontrolsüz kahkaha

CACHINNATORY : English Turkish

adj. yüksek sesle atılan kahkaha ile alakalı; aşırı bir kahkaha ile birlikte

CACHOU : English Turkish

n. kaşu, ağız kokusu pastili

CACHUCHA : English Turkish

n. parmaklara takılan zillerle yapılan hızlı Endülüs dansı; kakuka dansı müziği

CACIQUE : English Turkish

n. kızılderili kabile reisi

CACK : English Turkish

n. (Argo) eğlenceli neşeli kimse; dışkı, atık, kaka

CACK : English Turkish

v. (Argo) kontrolsüz bir tarzda gülmek; bağırsaklarında hareketlenme olmak, kaka yapmak; dışkı ile kirletmek

CACK-HANDED : English Turkish

adj. (gayrı resmi İngilizce) eli boklu, sarsak, beceriksiz, sakar; solak, sol elini sağ elinden daha iyi kullanan

CACKHANDED : English Turkish

adj. (bir kimsenin) sık sık birşeyleri düşüren veya kıran