Multilingual Turkish Dictionary

English

English
EISTEDDFOD : English Turkish

n. Eisteddfod, Galler şairler ve müzisyenleri kutlayan yılda bir düzenlenen festival

EITAN : English Turkish

n. Eitan, İbrani isimi

EITAY : English Turkish

n. Eitay, erkek ismi (İbranice)

EITHER : English Turkish

adj. her iki; her bir

EITHER : English Turkish

adv. ister, ne de

EITHER : English Turkish

conj. ya da, ne de

EITHER : English Turkish

pron. ikisinden biri, ya o ya bu, birinden biri, ister, her iki, her ikisi de

EITHER ... OR : English Turkish

conj. ya
.. ya da

EITHER ... OR : English Turkish

adj. ya. ya da. , ya. veya. , ya. ya. , biri ya da diğer, herhangi biri, ikisinden biri

EITHER OR : English Turkish

ya. ya da. , ya. veya. , ya. ya. , biri ya da diğer, herhangi biri, ikisinden biri

EJACULATE : English Turkish

v. fışkırtmak, boşaltmak, fışkırmak, boşalmak; söyleyivermek, haykırmak, bağırmak

EJACULATION : English Turkish

n. fışkırtma, boşalma; haykırma, nida

EJACULATOR : English Turkish

n. boşaltan, fışkırtan, dışarı akıtan, dışarı fışkırtan kimse veya şey; söyleyiveren, birden bire söyleyen kimse

EJACULATORY : English Turkish

adj. fışkırtma, boşaltılan; dökülüveren; ani

EJACULATORY DUCT : English Turkish

oşaltma kanalı, fışkırtma kanalı, bir şeyin içinden dışarı fışkırtılmaya zorlandığı kanal

EJACULATORY PRAYER : English Turkish

n. hızlı ve coşkulu dua

EJECT : English Turkish

v. çıkarmak, kovmak, atmak, fırlatmak; uçaktan atlamak

EJECTA : English Turkish

n. dışarı çıkarılan veya atılan şey

EJECTABLE : English Turkish

adj. dışarı çıkarılabilir, dışarı atılabilir, dışarı fışkırtılabilir, dışarı boşaltılabilir

EJECTED : English Turkish

adj. dışarı çıkarılmış, dışarı atılmış, dışarı fışkırtılmış, dışarı boşaltılmış

EJECTION : English Turkish

n. dışarı atma, çıkarma; tahliye; çıkan şey; fırlama

EJECTION SEAT : English Turkish

acil fırlatma koltuğu

EJECTMENT : English Turkish

n. çıkarma, atma; tahliye; tahliye davası

EJECTOR : English Turkish

n. atan şey; boşaltıcı; tahliye ettiren

EJECTOR SEAT : English Turkish

fırlatma koltuğu