Multilingual Turkish Dictionary

English

English
ELABORATE : English Turkish

adj. özenli, dikkatle hazırlanmış; ayrıntılı

ELABORATE A REMARK : English Turkish

ir açıklamaya detaylar eklemek

ELABORATE ON SMTH : English Turkish

v. özenmek

ELABORATED : English Turkish

adj. detaylandırılmış, ayrıntılandırılmış, karmaşıklaştırılmış; dikkatlice planlanmış, özenli bir şekilde planlanmış, üzerinde en ince ayrıntısına kadar çalışılmış; bütün ayrıntılarıyla geliştirilmiş

ELABORATED ON : English Turkish

üzerinde daha derinlemesine açıklama yapılmış, daha ayrıntılı bir şekilde açıklanmış

ELABORATELY : English Turkish

adv. detaylandırarak, ayrıntılandırarak, karmaşıklaştırarak; dikkatlice planlayarak, özenli bir şekilde planlayarak, üzerinde en ince ayrıntısına kadar çalışarak; bütün ayrıntılarıyla geliştirerek

ELABORATENESS : English Turkish

n. incelik, özenerek hazırlanmış olma; ayrıntılı olma

ELABORATION : English Turkish

n. dikkatle hazırlanma, özen; ayrıntı, detay

ELABORATOR : English Turkish

n. detaylandıran kimse veya şey, ayrıntılandıran, karmaşıklaştıran; dikkatlice planlayan, özenli bir şekilde planlayan, üzerinde en ince ayrıntısına kadar çalışan; bütün ayrıntılarıyla geliştiren

ELAINE : English Turkish

n. Elaine, kadın ismi

ELAN : English Turkish

n. canlılık, şevk; hamle

ELAND : English Turkish

n. afrika geyiği; boğa antilopu

ELAPID : English Turkish

n. Elapidae familyasından zehirli herhangi yılan

ELAPSE : English Turkish

v. akıp gitmek, geçmek

ELASTIC : English Turkish

n. elastik şey; lastik bant; elastik kumaş

ELASTIC : English Turkish

adj. elastik, esnek; uyumlu, lastikli

ELASTIC BAND : English Turkish

(Britanya) lastik şerit, esnek şerit, lastikten yapılma yumuşak şerit

ELASTIC BANDAGE : English Turkish

elastik bandaj, ufak kesikleri sarmak için kullanılan ve küçük bir gazlı pedi olan küçük yapışkan şerit

ELASTIC FIBERS : English Turkish

n. esnek lifler, bağ dokusu hücreler arası maddesinden geçen sarımsı protein elastin lifler

ELASTIC SIDES : English Turkish

(Argo) yanlarına birer parça elastik konulmuş olan botlar (binici botları gibi)

ELASTIC STOCKINGS : English Turkish

elastik çoraplar, gerilebilir çoraplar

ELASTIC WORD : English Turkish

n. lastikli sözcük

ELASTICALLY : English Turkish

adv. esnek bir şekilde, esnekçe, lastiğimsi bir şekilde; uygun bir şekilde, yumuşak başlı bir şekilde, adapte bir şekilde, uyumlu bir şekilde

ELASTICATED : English Turkish

adj. lastikli, lastik

ELASTICISE : English Turkish

v. (Britanya İngilizcesi) elastikleştirmek, esnekleştirmek; gerilebilir olması için bir şeyin içine lastik koymak (elasticize olarak da yazılır)