English
ELEVATION : English Turkish
n. yükseltme, irtifa, kaldırma, yükselti, yükseklik, dikey kesit; moral verme; eğim
ELEVATION ANGLE : English Turkish
yükseliş açısı, yükselme açısı
ELEVATION POINT : English Turkish
yükselme noktası, yüksek nokta, bir haritada en yüksek noktayı gösteren işaret (dünya yüzeyinden deniz seviyesinden vs)
ELEVATION SCALE : English Turkish
yükseltme ölçeği, kaldırma ölçeği, bir silahın arka kısmında bulunan ve hedefin uzaklığına göre ayarlanabilen mekanizma
ELEVATOR : English Turkish
n. asansör; kaldırıcı, tahıl ambarı; kaldırıcı kas
ELEVATOR SHAFT : English Turkish
asansör boşluğu, asansör yuvası, bir bina içinde asansör için kullanılan dikey boşluk
ELEVEN : English Turkish
n. on bir kişilik takım
ELEVENSES : English Turkish
n. hafif sabah yemeği, sabah içeceği
ELEVENTH : English Turkish
adj. onbirinci
ELEVENTH : English Turkish
n. onbirinci şey; onbirde bir
ELEVENTH HOUR : English Turkish
son dakika, son an, geç kalmış olmadan bir şeyi gerçekleştirmenin mümkün olan son anı
ELEVENTHLY : English Turkish
adv. onbirinci olarak
ELF : English Turkish
ELF, elektrikli aletler tarafından yayılan çok düşük frekanslı elektromanyetik radyasyon
ELF : English Turkish
n. cin, peri; cin gibi çocuk; yaramaz çocuk; cüce, ufak tefek kimse
ELF FIRE : English Turkish
n. peri alevi, bataklık alevi, aldatıcı ümit
ELFIN : English Turkish
adj. cinlerle ilgili; cin gibi, yaramaz
ELFISH : English Turkish
adj. perimsi, peri gibi, periye benzer, peri benzeri; yaramaz, şakacı, oynak, hayat dolu, neşeli; tuhaf bir şekilde güzel veya büyülü bir şekilde periye benzeyen (elvish olarak da yazılır)
ELFISHLY : English Turkish
adv. perimsi bir şekilde, pervari, periye benzer bir şekilde; yaramazca, şakacı bir şekilde, oynakça, hayat dolu bir şekilde, neşeli bir şekilde
ELFISHNESS : English Turkish
n. perimsilik, peri gibi olma durumu, periye benzer olma durumu, peri benzeri olma durumu; yaramaz olma durumu, şakacılık, oynaklık, hayat dolu olma durumu, neşelilik; tuhaf bir şekilde güzel veya büyülü bir şekilde periye benzer olma durumu
ELFLIKE : English Turkish
adj. perimsi, peri gibi, peri benzeri, periye benzer
ELFLOCK : English Turkish
n. arapsaçı, karmakarışık saç
ELHI : English Turkish
adj. ilkokul ve liseye ait, ilkokul ve lise ile ilgili
ELI : English Turkish
n. Eli, erkek ismi (Eliahu ve başka isimlerin bir şekli)
ELI COHEN : English Turkish
Eli Cohen, (
1965) 1960'lı yıllarda Suriye'de çalışan ve daha sonra Suriyeliler tarafından fark edilen ve idam edilen İsrailli ajan (18 Mayıs, 1965'te alenen asılan)
ELI WALLACH : English Turkish
n. Eli Wallach, (1915 doğumlu) ABD doğumlu erkek oyuncu
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani