Multilingual Turkish Dictionary

English

English
FELLOW SUFFERER : English Turkish

n. dert ortağı

FELLOW TOWNSMAN : English Turkish

n. hemşehri

FELLOW WORKERS : English Turkish

diğer çalışanlar, meslektaşlar, iş arkadaşları, benzer çalışanlar

FELLOW-CREATURE : English Turkish

aynı tür insan

FELLOW-FEELING : English Turkish

kardeşlik duygusu, arkadaşlık, yoldaşlık

FELLOW-TOWNSMAN : English Turkish

hemşehri, diğeri gibi aynı kasaba veya şehirden gelen kimse

FELLOWMAN : English Turkish

n. benzer/akraba insanoğlu (aynı milletten, aynı aileden, vb.), diğer bir insan

FELLOWSHIP : English Turkish

n. arkadaşlık, duygu paylaşımı, halden anlama, dernek, birlik, üniversite bursu

FELLOWSHIP SOCIETIES REGISTRAR : English Turkish

arkadaşlık veya hemşehrilik veya dernek üyeliği ruhsatı veren resmi kuruluş

FELLY : English Turkish

n. jant

FELO DE SE : English Turkish

intahar eden kimse; intahar etme eylemi

FELON : English Turkish

n. suçlu, cani, zalim, dolama

FELONIOUS : English Turkish

adj. canice, kasıtlı, suça yönelik

FELONIOUSLY : English Turkish

adv. kriminal bir tarzda, suç oluşturan bir şekilde, günahkar bir tarzda, kötü bir şeklide

FELONIOUSNESS : English Turkish

n. suç, suçluluk, kasıtlı olma, suça yönelik olma; kötülük, günahkarlık, alçaklık

FELONRY : English Turkish

n. bir hapishane veya cezaevinin suçlu popülasyonu; suçlular grubu

FELONY : English Turkish

n. suç, cinayet

FELSPAR : English Turkish

n. feldispat

FELT : English Turkish

n. keçe, fötr

FELT : English Turkish

v. keçe yapmak, keçe ile kaplamak

FELT : English Turkish

adj. keçe, keçeli

FELT AT EASE : English Turkish

ahat hisseden, rahatlamış hisseden

FELT AT HOME : English Turkish

evindeymiş gibi hisseden, rahat hisseden, özgür hisseden

FELT BAD : English Turkish

kötü hisseden, berbat hisseden, korkunç hisseden, iyi hissetmeyen

FELT BAD ABOUT IT : English Turkish

- hakkında endişe ve kaygı hisseden, pişman olan, pişmanlık hisseden, acıyan, acıma hisseden