Multilingual Turkish Dictionary

English

English
FEMALE SEX : English Turkish

dişiler, kadınlar, kadınlık

FEMALE SEXUAL ORGAN : English Turkish

kadın cinsel organları, kadın üreme organı (özellikle dış cinsiyet organları)

FEMALE SEXUAL ORGANS : English Turkish

ir kadın vücudunun seks için kullanılan parçası

FEMALE SLAVE : English Turkish

cariye

FEMALE SPARROW : English Turkish

dişi serçe, yumutlayan cinsiyete ait kuş

FEMALE SUFFRAGE : English Turkish

kadınların seçme ve seçilme hakkı

FEMALE TRAMP : English Turkish

fahişe, orospu, hayat kadını, sürtük

FEMALEIST : English Turkish

n. kadınların erkeklerden farklı olma tarzını öven ve takdir eden hareket

FEMALENESS : English Turkish

n. dişi olma özelliği, kadınsılık, kadın gibi olma

FEME : English Turkish

n. kadın

FEME COVERT : English Turkish

evli kadın

FEME SOLE : English Turkish

evlenmemiş kadın, dul kadın, boşanmış kadın

FEME TRADER : English Turkish

n. tüccar kadın

FEMICIDE : English Turkish

n. bir kadın cinayeti; bir kadını öldüren kimse

FEMINAZI : English Turkish

n. (aşağılayıcı) radikal feminist (Argo)

FEMINENE CHARMS : English Turkish

n. cazibe, güzellik

FEMININE : English Turkish

n. dişil kelime

FEMININE : English Turkish

adj. dişil, kadın gibi, kadınsı

FEMININE CHARMS : English Turkish

kadınsı çekicilik, kadınların büyüleyen karakteristikleri

FEMININE FLOWER : English Turkish

dişilik organı olan fakat erkeklik organı olmayan çiçekler

FEMININE GENDER : English Turkish

ir kelimenin dişi şekli (Gramer)

FEMININE INTUITION : English Turkish

kadın önsezisi, kadınların altıncı hissi, kadınlara özgü önsezi veya anlayış

FEMININE RHYME : English Turkish

son hecesi vurgulanmayan uyak, vurgulanmayan ve üzerine bastırılmayan uyak

FEMININELY : English Turkish

adv. kadınsı bir tarzda; incelikle, zerafetle; zayıf şekilde

FEMININITY : English Turkish

n. kadınlık, kadınsı davranış, kadın milleti