English
GANG OF FOUR : English Turkish
Gang of Four,
69 yılları arasında olan kültürel devrimdeki rolleri yüzünden Komünist görevliler tarafından tutuklanan dört Çin vatandaşı
GANG OF MURDERERS : English Turkish
caniler çetesi, katiller grubu, şiddet çetesi, kana susamış kabadayılar grubu
GANG OF SMUGGLERS : English Turkish
kaçakçılar çetesi, yasadışı olarak mallar ithal veya ihraç eden insanlar grubu
GANG OF VIRTUE : English Turkish
erdemliler çetesi, aslında kötü oldukları halde hareketlerinin adil ve dürüst olduğunu düşünen insanlar grubu (Conrad'ın "Karanlığın Yüreği" isimli kısa romanından alınan– genellikle siyasetçiler, vs. tanımlamak için kullanılır)
GANG RAPE : English Turkish
toplu tecavüz, sırayla tecavüz etme
GANG SAW : English Turkish
hızar testeresi, hızar, bıçkı
GANG UP : English Turkish
harekete geçmek, birlik olmak
GANG UP ON : English Turkish
irine karşı birlik olmak
GANGA : English Turkish
n. ganga, (Argo) esrar, marihuana; kenevir
GANGBANG : English Turkish
n. toplu tecavüz, sırayla tecavüz etme
GANGBANGER : English Turkish
n. çete üyesi, (Argo) sokak çetesinin kendini adamış ve sadık üyesi
GANGBOARD : English Turkish
n. iskele, vapur iskelesi
GANGBUSTER : English Turkish
n. suç çetelerinden sorumlu olan polis memuru, (Argo) organize suç çetelerini çökertmek ile sorumlu olan polis memuru
GANGBUSTERS : English Turkish
n. olağanüstü başarı, son derece başarılı bir durum; olağanüstü başarılı bir durum
GANGBUSTERS : English Turkish
adj. olağanüstü başarılı, göze çarpan bir şekilde mükemmel, son derece başarılı; hevesli, son derece ilgili
GANGDOM : English Turkish
n. çete dünyası, yeraltı dünyası, gangsterler dünyası, organize yeraltı grupları
GANGER : English Turkish
n. ekip başı, postabaşı
GANGES : English Turkish
n. Ganj nehri, kuzey Hindistan'da bulunan bir nehir
GANGLAND : English Turkish
n. yeraltı dünyası
GANGLIATE : English Turkish
adj. sinir düğümü olan, (Anatomi) gangliona sahip olan, yoğun sinir hücreleri yığını olan
GANGLIATED : English Turkish
adj. sinir düğümü olan, (Anatomi) gangliona sahip olan, yoğun sinir hücreleri yığını olan
GANGLIFORM : English Turkish
adj. gangliform, (Anatomi) sinir düğümüne benzeyen, yoğun sinir hücreleri yığınına benzeyen
GANGLING : English Turkish
adj. uzun boylu ve zayıf, sırık gibi
GANGLION : English Turkish
n. sinir düğümü, yoğun sinir hücreleri yığını (Anatomi)
GANGLIONATE : English Turkish
adj. sinir düğümü olan, (Anatomi) gangliona sahip olan, yoğun sinir hücreleri yığını olan
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani