English
GOTHS : English Turkish
n. Gotlar, İskandinavya'da ortaya çıkan ve Roma İmparatorluğu'nu ele geçiren Germanik aşiretler
GOTO : English Turkish
uraya gir, e- geçmek, bir işlemi programın başka bir bölümüne aktaran bilgisayar komutu (Bilgisayar)
GOTTA : English Turkish
n.
malı,
meli, gerekmek (İnternet Argosu)
GOTTA PIC : English Turkish
fotoğrafın var mı, (İnternet Argosu) resmin var mı (benim görebileceğim)?
GOTTERDAMMERUNG : English Turkish
n. Gotterdammerung, (Almanca) "Tanrılar'ın şafağı", şeytanla mücadeleden sonra Alman tanrılarının son yok oluşu (Germanik Mitoloji); felâket şiddeti ve kaos nedeniyle bir rejimin ya da toplumun çökmesi
GOTTFRIED : English Turkish
n. Gottfried, soyadı
GOTTHOLD EPHRAIM LESSING : English Turkish
n. Gotthold Ephraim Lessing, (
1781) Alman filozof, oyun yazarı ve Aydınlanma lideri ("Bilge Nathan" oyunu ile ünlü olan)
GOUACHE : English Turkish
n. guaş boya, guaş resim
GOUDA : English Turkish
n. gouda, Hollanda’da yapılan bir dereceye kadar yumuşak peynir
GOUGE : English Turkish
n. oyma keskisi, heykeltraş kalemi, oyuk, oluk, para sızdırma, hile
GOUGE : English Turkish
v. oymak, kazıklamak, para sızdırmak, şantajla para almak
GOUGE OUT : English Turkish
v. oymak
GOUGE OUT SMB.'S EYE : English Turkish
v. gözünü oymak
GOUGED : English Turkish
adj. oyulmuş, kesilmiş, oyma ile süslenmiş, keski ile yontulmuş; kazarak ortaya çıkarılmış, zorla çekip çıkarılmış; dolandırılmış, kafese girmiş
GOUGER : English Turkish
n. oymacı, oyma kalemiyle kesen ve şekillendiren kimse; sahtekâr, hain, dolandırıcı
GOUGING : English Turkish
n. oyma, iskarpela ile kesme; deşme (örneğin, göz, talaş, vs.); üçkağıtçılık, dolandırma, hakkını yeme, aldatma (Argo)
GOULASH : English Turkish
n. gulaş, macar tas kebabı
GOURD : English Turkish
n. sukabağı, sukabağı testisi
GOURDE : English Turkish
n. gourde, Haiti’de para birimi
GOURMAND : English Turkish
n. boğazına düşkün kimse, ağzının tadını bilen kimse
GOURMAND : English Turkish
adj. boğazlı, obur, pisboğaz
GOURMANDISE : English Turkish
n. damak tadına sahip olma, (Fransızca) iyi yiyecek ve içeceklere değer verme veya kontrol edilemeyen zevk alma (şaraplar gibi)
GOURMANDISM : English Turkish
n. oburluk, yemek yeme sevgisi; açgözlülük
GOURMET : English Turkish
n. ağzının tadını bilen kimse, şaraptan anlayan kimse
GOURMET COOKING : English Turkish
gurme mutfağı, nefis yemek pişirme, yiyecek hazırlama sanatı
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani