English
GRAIP : English Turkish
n. gübre çatalı, gübre atmak için kullanılan diren
GRAM : English Turkish
n. gram, nohut, bir tür fasulye
GRAM : English Turkish
suff. gram, yazılmış
GRAM ATOM : English Turkish
gram atom, bir elementin gram olarak ağırlığının o elementin atom ağırlığına eşit olması için gereken element miktarı
GRAM CALORIE : English Turkish
gram kalori, küçük kalori, bir gram suyun sıcaklığını bir derece ile yükseltmesi için gereken ısı miktarı
GRAM MOLECULE : English Turkish
grammolekül, molekül ağırlığı
GRAM-NEGATIVE : English Turkish
gram negatif, (bakteri hakkında) Gram yöntemiyle lekelendikten sonra ilk mor lekeyi tutmayan
GRAM-POSITIVE : English Turkish
gram pozitif, (bakteri hakkında) Gram yöntemiyle lekelendikten sonra ilk mor lekeyi tutan
GRAMA : English Turkish
n. grama, otlak olarak kullanılan batı Kuzey ve Güney Amerika çayırı (ayrıca gramma)
GRAMARYE : English Turkish
n. büyücülük, ruh çağırarak fala bakma, ölülerle sözde iletişim kurarak kehanette bulunma, ölüler hakkında öğrenmeye meraklı olma; büyücülük, sihirbazlık; sihir
GRAMERCY : English Turkish
interj. çok teşekkürler
GRAMICIDIN : English Turkish
n. gramisidin, antibiyotik ilaç
GRAMINACEOUS : English Turkish
adj. ot gibi, otsu
GRAMINEAE : English Turkish
n. Buğdaygiller, otlar familyasından (tahıl; kamış; şeker kamışı; hint kamışını dahil eden)
GRAMINEOUS : English Turkish
adj. ot gibi, otsu
GRAMINIVOROUS : English Turkish
adj. otçul, ot yiyen
GRAMMA : English Turkish
n. gramma, otlak olarak kullanılan batı Kuzey ve Güney Amerika çayırı (ayrıca grama)
GRAMMALOGUE : English Turkish
n. simge veya harf ile ifade edilen kelime, lologram ile gösterilen sözcük, bir simge veya harf ile sembolize edilen sözcük; logogram, tek bir kelimeyi temsil eden sembol (“ve “ yerine "&" gibi)
GRAMMAR : English Turkish
n. gramer, dilbilgisi, gramer kuralları, temel prensipler
GRAMMAR SCHOOL : English Turkish
ilköğretim okulu [amer.], orta öğretim okulu [brit.]
GRAMMARIAN : English Turkish
n. gramerci, dilbilgisi uzmanı
GRAMMATICAL : English Turkish
adj. gramatik, kurallı, dilbilgisi kurallarına uygun
GRAMMATICAL CORRECTIONS : English Turkish
dilbilgisi denetimi, gramer hatalarını düzeltme
GRAMMATICAL DECLENSION : English Turkish
dilbilgisi çekimleri, değişik kelimelere çeşitli sonekler ve şekiller verme (Gramer)
GRAMMATICAL ERRORS : English Turkish
gramer hataları, kelime veya cümle düzeni veya oluşturulması sırasında yapılan hatalar
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani