Multilingual Turkish Dictionary

English

English
GUN DOWN : English Turkish

silahla vurmak, silah atışı ile yaralamak veya öldürmek, silahla vurup düşürmek

GUN FLINT : English Turkish

n. flinta çakmağı

GUN FOR : English Turkish

tabanca ile aramak, aramak

GUN HAPPY : English Turkish

adj. silâha çekinmeden sarılan kimse

GUN HARPOON : English Turkish

n. zıpkın, tüfek zıpkını

GUN LICENSE : English Turkish

n. silâh ruhsatı

GUN MOLL : English Turkish

n. gangsterin kız arkadaşı, silâhlı soyguncu kadın

GUN MOUNT : English Turkish

n. top kundağı

GUN PIT : English Turkish

n. top siperi, makineli tüfek yuvası

GUN SALUTES : English Turkish

silah atışı selamlaması, birinin veya bir şeyin şerefine ateşlenen törensel atışlar

GUN SHY : English Turkish

silâh sesinden korkan, ürkek, vesveseli, evhamlı

GUN THE CAR UP : English Turkish

v. gazlamak, gaza basmak

GUN TURRET : English Turkish

n. taret, kule

GUN UP : English Turkish

v. gaz vermek, gazlamak

GUN-LAYER : English Turkish

silahları yönlendiren kimse veya şey, bombardıman silahlarını hedeflere yönlendiren asker, bombardıman silahlarını hedeflere yönlendiren alet

GUN-POSITION OFFICER : English Turkish

silah durumuyla ilgili olan görevli, silah namlusundan sorumlu olan subay

GUNBARREL : English Turkish

n. silah tüpü, mermilerin ve diğer atılan şeylerin ateşlendiği metal silah tüp

GUNBOAT : English Turkish

n. gambot, savaş gemisi (küçük)

GUNCOTTON : English Turkish

n. pamuk barutu, son derece patlayıcı bileşik

GUNDOG : English Turkish

n. av köpeği, avcılara avı işaret ederek ve bulup getirerek yardımcı olması için eğitilmiş olan köpek

GUNFIGHT : English Turkish

n. topçu savaşı

GUNFIGHTER : English Turkish

n. silahlı çatışmaya giren kimse, silahlarla ile savaş kimse

GUNFIRE : English Turkish

n. top ateşi

GUNFLINT : English Turkish

n. silah çakmaktaşı, basıldığında kıvılcım saçan küçük çakmaktaşı parçası (çakmalı tüfeklerde barutu tutuşturmak için kullanılan)

GUNG : English Turkish

adj. gung, "gung ho" ifadesinin bir parçası(çok meraklı, hevesli)