Multilingual Turkish Dictionary

English

English
HAJI MOHAMMAD SUHARTO : English Turkish

n. Haji Mohammad Suharto, General Suharto (
2008), Endonezyalı ordu subayı,
1998 yılları arası görev yapan eski Endonezya cumhurbaşkanı (32 yıllık görevden sonra baskı nedeniyle 1998'de istifa eden)

HAJJ : English Turkish

n. hac, her Müslüman’ın hayatında en az bir kere yapması gereken Mekke’ye hac (ayrıca hadj)

HAJJ TO MECCA : English Turkish

Mekke’ye hacca gitme, kutsal şehir Mekke’ye hacca gitme (Suudi Arabistan’ın batısında bir şehir)

HAJJI : English Turkish

n. hacı, Mekke’ye hacca giden Müslüman

HAKA : English Turkish

n. haka, şarkı söylemeyi de içeren geleneksel Maori savaş dansı; Yeni Zelanda spor ekipleri tarafından gerçekleştirilen geleneksel haka

HAKE : English Turkish

n. barlam balığı

HAKEEM : English Turkish

n. geleneksel ilaçlar kullanan Müslüman doktor (ayrıca hakim)

HAKFAR HAYAROK JUNCTION : English Turkish

haKfar haYarok kavşağı, Herzeliya and Ramat HaSharon’nun güneyinde olan ana kavşak

HAKIM : English Turkish

n. hekim, geleneksel ilaçlar kullanan Müslüman doktor (ayrıca hakeem)

HAKIM ÖNÜNE ÇÝKARMA EMRI, (LATINCE) BIR TUTSAÐÝN TUTUKLANMASÝNÝN MAHKEME ÖNÜNDE YASALLÝÐÝNÝN KARARLAÞTÝRÝLMASÝNÝ GEREKTIREN EMIR; BIR KIÞININ MAHKEMEDE SORGULANMASÝNÝ GEREKTIREN EMIR (HUKUK) : English Turkish

habenula$33324$|habenulae $WI_FREQUENCY:33 $WI_POS:48 $WI_CONJ:"126" habenula, ince şeride benzeyen dar yapı (Anatomi)

HAL : English Turkish

n. Hal, erkek ismi (Harold isminin bir şekli); soyadı; Belçika'da bir kasaba

HALACHA : English Turkish

n. halaka, Yahudi din hukukunun ana bütünü (İncil kanunları, Talmud kanunları ve sonraki zamanlarda ortaya çıkan kanunları içerir)

HALACHAH : English Turkish

n. Halachah, Yahudi kanunu ve geleneklerinin tamamı

HALACHIC : English Turkish

adj. halaka ile ilgili, Yahudi din hukukunun ana bütünü ile ilgili

HALAKHAH : English Turkish

n. Halakhah, Yahudi kanunu ve geleneklerinin tamamı

HALAKHIC : English Turkish

adj. halaka ile ilgili, Yahudi din hukukunun ana bütününü ile ilgili

HALAL : English Turkish

n. helal, İslam hukukuna göre resmi prosedürle kesilen hayvanların eti; gıda hazırlanmasını kontrol eden İslami beslenme kuralları; İslam’da yasal ve izin verilen bir şey

HALAL : English Turkish

adj. helal, İslam hukukuna göre kesilen; İslam hukukunun gerektirdiği şekilde hazırlanan (et); helal etten

HALALA : English Turkish

n. Riyalin alt birimi, Suudi Arabistan para birimi

HALATION : English Turkish

n. ağıl, donukluk

HALBERD : English Turkish

n. baltalı kargı, teber

HALBERDIER : English Turkish

n. baltacı, teberci

HALBERT : English Turkish

n. baltalı kargı, teber, mızrak ve savaş baltasından oluşan eski zaman silahı

HALCYON : English Turkish

adj. sakin, durgun, dingin

HALCYON : English Turkish

n. yalıçapkını, emircik, iskele kuşu