Multilingual Turkish Dictionary

English

English
INEXTRICABLY : English Turkish

adv. kaçınılmaz bir şekilde; çözülemez bir şekilde, çözülmez bir şekilde; büyük bir karmaşıklık veya anlaşılmazlık ile

INF FILE : English Turkish

İNF dosyası, Windows ortamında yeni donanım ve yazılım kurulması için bilgi sağlayan dosya

INF TREATY : English Turkish

INF Antlaşması, Orta Menzilli Nükleer Kuvvetler Antlaşması, Avrupa'dan kısa ve orta menzilli nükleer füzelerin kaldırılmasını gerektiren 1987'de Amerika Birleşik Devletleri ve Sovyetler Birliği tarafından imzalanan antlaşma

INFALLIBILITY : English Turkish

n. şaşmazlık, yanılmazlık

INFALLIBLE : English Turkish

adj. yanılmaz, şaşmaz, muhakkak, mutlâk

INFALLIBLENESS : English Turkish

n. kesin güvenilirlik; yanılmazlık, hata yapmazlık, şaşmazlık, yanlış yapmazlık

INFALLIBLY : English Turkish

adv. kesin güvenilir bir şekilde; yanılmaz bir şekilde, hata yapmaz bir şekilde, şaşmaz bir şekilde, yanlış yapmaz bir şekilde

INFAMOUS : English Turkish

adj. adı çıkmış, kötü şöhretli, rezil, kepaze, berbat, utanç verici, yüz kızartıcı, yüz kızartıcı suç işlemiş

INFAMOUSLY : English Turkish

adv. adı çıkmış bir şekilde; utançla, yüz kızartıcı bir şekilde, ayıp bir şekilde; alçakça, kötü bir şekilde, kötü niyetli bir şekilde, iğrenç bir şekilde

INFAMOUSNESS : English Turkish

n. rezillik, kepazelik, rezalet

INFAMY : English Turkish

n. kötü şöhret, utanç verici davranış, rezillik, kepazelik

INFANCY : English Turkish

n. bebeklik, çocukluk, başlangıç

INFANT : English Turkish

n. bebek, küçük, çocuk

INFANT : English Turkish

adj. bebek, çocuk, başlangıç aşamasında olan, çocuksu

INFANT CAR SEAT : English Turkish

ebek araba koltuğu, arabanın içine monte edilebilir bir şekilde tasarlanmış taşınabilir bebek koltuğu

INFANT PHENOMENON : English Turkish

n. harika çocuk

INFANT PRODIGY : English Turkish

harika çocuk

INFANT SCHOOL : English Turkish

anaokulu

INFANT WELFARE CENTER : English Turkish

ebek bakım merkezi, hamile kadınları ve yaşı çok küçük çocukları tedavi eden klinik

INFANTA : English Turkish

n. prenses, İspanyol prensesi

INFANTE : English Turkish

n. prens, İspanya prensi

INFANTICIDAL : English Turkish

adj. bebek katletme ile ilgili, bebek öldürme ile ilgili; bebek katletme

INFANTICIDE : English Turkish

n. çocuk öldürme, bebek öldürme, bebek katili, çocuk katili

INFANTILE : English Turkish

adj. bebeklikle ilgili, çocukça, bebeksi, bebek, çocuk, başlangıç aşamasında olan

INFANTILE JOKE : English Turkish

çocuksu şaka, toy şaka, gelişmemiş şaka anlayışı, çiğ şaka