English
INTERRUPT THE VIEW : English Turkish
görüntüyü kapatmak, görüntüyü saklamak, manzarayı engellemek
INTERRUPT VECTOR : English Turkish
kesilme vektörü, bellekte kapanma ile etkinleştirilen alt yordamlar adreslerini saklayan yer (Bilgisayar)
INTERRUPTED : English Turkish
adj. kesik, aksak, kesilmiş
INTERRUPTED CONVERSATION : English Turkish
kesilmiş konuşma, bir tartışmayı kesti, bir tartışmayı durdurdu
INTERRUPTED HIM : English Turkish
onun sözünü kesti, konuşması sırasında onu rahatsız etti, izinsiz bir şekilde konuşmasına katıldı
INTERRUPTED SPEECH : English Turkish
kesik konuşma, bozuk konuşma, düzensiz konuşma kalıpları
INTERRUPTER : English Turkish
n. sözünü kesen kimse, karışan kimse, kesen şey
INTERRUPTION : English Turkish
n. sözünü kesme, ara, kesiklik, sekte, fasıla, kesinti, durdurma
INTERRUPTIVE : English Turkish
adj. kesen, rahatsız eden; durduran; birbirinden ayıran, bölen
INTERSCAPULAR : English Turkish
adj. skapula arasında olan, kürek kemikleri arasında olan (Anatomi)
INTERSCHOLASTIC : English Turkish
adj. okullar arası, okullar arasında olan, okullar arası devam ettirilen, okullar arasında var olan interschool$40223$ $WI_FREQUENCY:4 $WI_POS:49 okullar arası, okullar arasında olan, okullar arası devam ettirilen, okullar arasında var olan
INTERSECT : English Turkish
v. kesmek, kesişmek
INTERSECTING : English Turkish
adj. kesişen, ötesine geçen, aşan veya içinden geçen, ikiye ayıran; belli bir noktada birleşen, yakınsayan
INTERSECTING SET : English Turkish
kesişen seri, her gruba ortak olan üyeler grubu (Matematik)
INTERSECTION : English Turkish
n. kesişme, kesişim, kavşak
INTERSEGMENTAL : English Turkish
adj. segmentler arası, katmanlar arası
INTERSENSORY : English Turkish
adj. duyular arası, iki veya daha fazla duyu içeren
INTERSEPTAL : English Turkish
adj. septum veya bölmeler arasında olan (Anatomi, Zooloji)
INTERSESSION : English Turkish
n. ara tatil, iki sömestr arası dönem
INTERSEX : English Turkish
n. interseks, erdişi
INTERSEXUAL : English Turkish
adj. erdişi, hem dişi hem erkek
INTERSEXUALISM : English Turkish
n. interseksüel olma, seksüalite arası olma, cinsiyetler arası olma
INTERSEXUALITY : English Turkish
n. interseksüel olma durumu, cinsiyetler arası olma durumu, hem erkek hem dişi cinsiyet özelliklerine sahip olma durumu (Biyoloji)
INTERSEXUALLY : English Turkish
adv. interseksüel olarak, cinsiyetler arası bir şekilde
INTERSIDEREAL : English Turkish
adj. yıldızlar arası, yıldızlar veya takımyıldızları arasında olan; yıldızlar arası
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani