English
JAWS : English Turkish
n. Köpekbalığı, Steven Spielberg tarafından yönetilen 1975 yapımı film (Richard Dreyfuss ve Roy Scheider'in başrollerde oynadığı)
JAWS : English Turkish
n. ağız
JAWS OF DEATH : English Turkish
n. ölümün pençesi
JAXIE : English Turkish
n. (British Argo) kıç, anüs (hakaret edici sözcük)
JAXY : English Turkish
n. (İngiliz Argosu) kıç, anüs (hakaret edici sözcük)
JAY : English Turkish
n. alakarga, kestane kargası, önüne bakmayan kimse, dikkatsiz tip
JAY-WALK : English Turkish
dikkatsiz bir şekilde yürümek, trafik kurallarına dikkat etmeden caddeyi geçerek yürümek
JAYBIRD : English Turkish
n. alakarga, karga familyasına ait dikkat çekici mavi ve beyaz tüyleri olan birkaç gürültücü kuştan herhangi biri, mavi alakarga
JAYCEE : English Turkish
n. Jaycee, küçük ticaret odası üyesi
JAYHAWKS : English Turkish
n. Jayhawks, Kansas Üniversitesi'nin spor takımlarının ismi (ABD)
JAYVEE : English Turkish
n. küçük takım üyesi (bir okulu veya üniversiteyi temsil eden spor takımı)
JAYWALK : English Turkish
v. önüne bakmadan yürümek, dikkatsizce yürümek
JAYWALKER : English Turkish
n. önüne bakmadan yürüyen kimse, dikkatsizce yürüyen kimse
JAYWALKING : English Turkish
n. dikkatsiz bir şekilde yürüme eylemi, caddeyi trafik ışığına karşı veya yaya geçidi olmayan bölgeden geçme
JAZ DRIVE : English Turkish
geleneksel sabit diskleri içeren içine taşınabilir bir veya iki gigabaytlık disk kartuşları sığan Iomega Corporation tarafından üretilen sürüşücü
JAZZ : English Turkish
n. caz, boş lâf, palavra
JAZZ : English Turkish
v. caz yapmak, caz çalmak, canlandırmak, hızlandırmak, cinsel ilişkiye girmek, ilişkiye girmek
JAZZ : English Turkish
adj. ahenksiz, gürültülü, kafa şişiren
JAZZ BAND : English Turkish
cazbant, caz orkestrası
JAZZ FUNK : English Turkish
n. caz ve funk müzikleri kombinasyonu olan dans müziği türü
JAZZ IN THE RED SEA : English Turkish
Kızıl Denizi'nde Caz, her yaz Eilat'ta düzenlenen caz festivali (güney İsrail'de liman şehri)
JAZZ SHOES : English Turkish
caz ayakkabı, caz dansı için tasarlanmış olan yumuşak deri ayakkabılar
JAZZ UP : English Turkish
canlandırmak, hızlandırmak, ruh katmak
JAZZER : English Turkish
n. cazcı
JAZZERCISE : English Turkish
n. caz müziği eşliğinde oynamak, fiziksel formda kalma egzersizi olarak caz dans müziği eşliğinde yapılan enerjik bir şekilde oynama
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani