English
KAPOSI'S SARCOMA : English Turkish
n. KS, Kaposi sarkoması, deride morumsu kırmızımsı lekelere sebep olan ve daha çok ayaklarda ve bacaklarda görülen bir çeşit damar kanseri ( çogunlukla Aids'in bir sonucu olarak ortaya çıkan)
KAPPA : English Turkish
n. kappa, yunan alfabesinin onuncu harfi
KAPUT : English Turkish
adj. bozuk, mahvolmuş
KAPUTT : English Turkish
adj. bozuk, harap, bitkin, tamamen bitmiş; çalışmayan
KARA KALPAK : English Turkish
n. Karakalpak, Karakalpak Özerk Cumhuriyetinin yerlisi veya vatandaşı; Karakalpaklar tarafından konuşulan Türk dili
KARA SEA : English Turkish
n. Rusya’nın Sibirya bölgesinin kuzeybatı kıyısı ile sınırı olan deniz (Kuzey Buz Denizi’nin bir parçası)
KARA-KALPAK AUTONOMOUS REPUBLIC : English Turkish
n. Kara Kalpak Özerk Cumhuriyeti, Özbekistan'ın kuzeyinde bulunan özerk cumhuriyet
KARABINER : English Turkish
n. sustalı halka, dağ ve kaya tırmanıcılığında kullanılan uzun metal halka
KARACHI : English Turkish
n. Karaçi, Pakistan'ın en büyük şehri
KARAHANA : English Turkish
n. İsrailli müzisyen Eyal Barkan'ın bir müzik albümünün adı
KARAISM : English Turkish
n. çok eski Yahudi Karaite mezhebinin ilkeleri, yazılı Tevrat’ın Yahudi kanunun tek kaynağı olduğu inancı
KARAITE : English Turkish
n. Yahudilerin kutsal kitabı Tevrat'ı ve hahamların öğretilerini reddeden bir Musevi tarikatının ( MS. 8'inci yüzyılda İran'da kurulan) üyesi
KARAJAN : English Turkish
n. bir aile ismi; Herbert von Karajan (
1989), yaşamı boyunca Berlin Flarmoni Orkestrası'nın şefliğini yapan 2'nci Dünya Savaşı'nı takip eden dönemin en tanınmış ve ünlü orkestra şeflerinden Avusturya'lı orkestra şefi
KARAKUL : English Turkish
n. Asya’ya özgü koyun cinsi; Karakul kuzularından yapılan kuzu derisi
KARAOKE : English Turkish
n. (Japonca) Karaoke, "boş orkestra", ekranda şarkı sözleri gösterilirken, kayıtlı müzik eşliğinde şarkı söyleme
KARAT : English Turkish
n. ayar, kıymetli taşların ağırlığını ölçme birimi (200 miligrama eşit olan); altın kalitesini ölçmek için kullanılan birim (ayrıca carat)
KARATE : English Turkish
n. karate
KARATE STICKS : English Turkish
nunchaku, uçları kısa ham deri şeridi bağ veya zincire birleştirilmiş iki ahşap sopadan oluşan dövüş sanatı silahı
KARATE STROKE : English Turkish
karate vuruşu, karatede kullanılan vuruşlardan biri
KAREEM : English Turkish
n. Kerim, bir erkek ismi
KAREEM ABDUL JABBAR : English Turkish
Kerim Abdül Cabbar,(1947 de Lew Alcinder olarak doğan) ünlü profesyonel basketbolcu, Milwaukee Bucks'ın şampiyon basketbol takımının bir oyuncusu
KARELIA : English Turkish
n. Karelya Özerk Cumhuriyeti, Rusya Avrupası ve Finlandiya da Finlandiya Körfezi ve Beyaz Deniz arasında bulunan otonom cumhuriyet
KARELIAN : English Turkish
adj. Karelyalı'ya ait, Karelyalı'nın , Karelya diline ait, Karelya dilinin
KARELIAN : English Turkish
n. Karelyalılar tarafından konuşulan uralik dil ( Rusya ve Finlandiya'da konuşulan)
KARELIAN : English Turkish
n. Karelya vatandaşı, Karelya'da ikamet eden kimse
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani