Multilingual Turkish Dictionary

English

English
LAG PURSUIT : English Turkish

geriden kovalama, bir dönüş esnasında düşman uçağının arkasında kalma

LAGAN : English Turkish

n. batık, gemi enkazı

LAGENA : English Turkish

n. kulağın spiral şeklindeki kanalı (Zooloji)

LAGER : English Turkish

n. alman birası

LAGER BEER : English Turkish

ir tür hafif bira, alman birası

LAGERLOF : English Turkish

n. bir soyadı; Selma Lagerlof (
1940), İsveçli roman yazarı ve şair, 1909 Nobel Edebiyat Ödülü sahibi (edebiyat dalında Nobel Ödülü kazanan ilk kadın romancı)

LAGERLÖF : English Turkish

n. bir soyadı; Selma Lagerlöf (
1940), İsveçli roman yazarı ve şair, 1909 Nobel Edebiyat Ödülü sahibi (edebiyat dalında Nobel Ödülü kazanan ilk kadın romancı)

LAGGARD : English Turkish

n. tembel, ağır kimse, geç kalan kimse

LAGGARD : English Turkish

adj. tembel, ağır, geri kalan

LAGGARDLY : English Turkish

adj. ağır ağır, yavaşça; tembelce, uyuşuk bir şekilde

LAGGARDLY : English Turkish

adv. ağır ağır, yavaş ve uyuşuk bir şekilde

LAGGARDNESS : English Turkish

n. ağırlık, gecikme; yavaşlık, uyuşukluk; ertelenmiş olma durumu

LAGGER : English Turkish

n. polis ihbarcısı, polis muhbiri

LAGGING : English Turkish

n. ahşap kaplama, yalıtım, yalıtım malzemesi

LAGNIAPPE : English Turkish

n. hediye, satın alınan bir ürünün yanında verilen hediye

LAGOON : English Turkish

n. gölcük, deniz kulağı, denizin uzantısı göl

LAGOONAL : English Turkish

adj. lagün ile ilgili, lagüne ait, lagün gibi

LAGOS : English Turkish

n. Lagos, Nijerya'nın eski başkenti ve en büyük şehri; güneybatı Nijerya'da bir eyalet; Portekiz'de bir kent; bir soyadı; Ricardo Lagos (1938 doğumlu), sosyalist politikacı ve avukat,
2006 yılları arasında Şili'nin başkanı

LAGRANGE : English Turkish

n. ABD'nin farklı eyaletlerinde bazı şehirlerin ismi; 19'uncu yüzyıl Fransız matematikçi; ayın yüzeyinde büyük bir kraterin adı

LAGRANGE METHOD : English Turkish

Lagrange metodu, (Matematikte) sınırlar içinde çok değişkenli fonksiyonların minumum ve maksimumunu bulma yöntemi

LAGUNA : English Turkish

n. ABD'de birkısım şehirlerin adı

LAGUNA BEACH : English Turkish

Laguna Sahili, güney Kaliforniya'da Pasifik kıyısında bir şehir

LAH : English Turkish

n. la, diyatonik derecesindeki altıncı ton (Müzik)

LAHORE : English Turkish

n. Lahor, kuzeydoğu Pakistan'da bir şehir ve Pencap eyaletinin başkenti

LAHOUD : English Turkish

n. bir soyadı; Emile Lahoud (1936 doğumlu), 1998'den beri Lübnan devlet başkanı, Lübnan ordusunun eski komutanı (
98)