English
LAKE TURKANA : English Turkish
n. Turkana Gölü, Kenya'da Büyük Rift Vadisi'nde bulunan ve kuzey ucu Etyopya'ya kadar uzanan göl (önceleri "Rudolf Gölü" olarak bilinen)
LAKE VICTORIA : English Turkish
n. Victoria Gölü, Afrika'da bulunan en büyük tatlı su gölü (Doğu Afrika'da)
LAKEPORT : English Turkish
n. göl kıyısında bulunan liman, göl kıyısında bulunan liman şehir
LAKER : English Turkish
n. bir göle yakın yaşayan veya çalışan kimse; özelikle göle açılmak için yapılmış olan tekne; gölde bulunan veya tutulan balık
LAKESHORE : English Turkish
n. göl kıyısı, bir gölün kıyısı, göl kenarı
LAKESIDE : English Turkish
n. göl kenarı, bir göle yakın olan kara alanı, göl kıyısı
LAKESIDE : English Turkish
adj. göl kenarı, bir gölün kenarında bulunan, göl kıyısında bulunan
LAKH : English Turkish
n. yüz bin, 100,000
LAKING : English Turkish
n. eğlenme, eğlence, oynama
LAKOTA : English Turkish
n. Dakota Kızılderilileri'nin en batıdaki alt kolu; Dakota dilinin bu alt kimlik tarafından konuşulan lehçesi
LAKOTA : English Turkish
n. Dakota Kızılderilileri'nin en batıda bulunan alt koluna dahil bir kabileden olan kimse
LAKSA : English Turkish
n. spagettiden biraz daha kalın olan çorba veya acı balık sosu içinde servis yapılan pilav şehriyesi (Malezya ve Singapur mutfağı)
LAKY : English Turkish
adj. göllü, göl gibi
LALA : English Turkish
n. (Argo) tuvalet
LALAPALOOZA : English Turkish
n. (Argo) acayip ve sıra dışı kimse veya şey
LALLAN : English Turkish
n. İskoçya'nın düz arazi bölgesi
LALLANS : English Turkish
n. İskoçya Lowlands; Lowlands'te (iskoçya) ikamet edenler; İskoçya'nın Lowlands bölgesinde konuşulan edebi İngilizce lehçesi
LALLANS : English Turkish
adj. İskoçya'da Lowlands ile ilgili veya Lowlands'in; Lowlands'te konuşulan iskoçca lehçesi ile ilgili
LALLATION : English Turkish
n. lalasyon, “r” harfi yerine “l” harfinin telaffuz edildiği konuşma kusuru (Fonetik)
LALLY : English Turkish
n. kolon, beton ile doldurulan boru şeklindeki çelik yapı kolonu
LALLY COLUMN : English Turkish
n. Lally sütunu, (Ticari marka) içi betonla doldurulmuş yapısal boru şeklinde çelik sütun markası
LALLYGAG : English Turkish
v. serserice dolaşmak
LALOPATHY : English Turkish
n. telaffuz bozukluğu, konuşma bozukluğu
LALOPHOBIA : English Turkish
n. normal dışı konuşma korkusu (Psikiyatri)
LALOPLEGIA : English Turkish
n. lalopleji, dili etkilemeyen konuşma organları felci (Patoloji)
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani