Multilingual Turkish Dictionary

English

English
MUSINGLY : English Turkish

adv. derin düşünerek, kafa yorarak, dikkatlice, dalgın olarak

MUSIQUE : English Turkish

n. müzik (Fransızca)

MUSK : English Turkish

n. misk, misk otu

MUSK DEER : English Turkish

misk geyiği

MUSK MALLOW : English Turkish

n. amber

MUSK OIL : English Turkish

misk yağı, misk esanslı olan yağ

MUSK OX : English Turkish

misk sığırı

MUSK PLANT : English Turkish

n. misk otu

MUSK ROSE : English Turkish

n. misk gülü

MUSKEG : English Turkish

n. bataklık (kanada)

MUSKELLUNGE : English Turkish

n. Kuzey Amerika’nın Büyük Gölleri ’ne ve çevre nehirlere özgü olan büyük turnabalığı

MUSKET : English Turkish

n. misket tüfeği

MUSKETEER : English Turkish

n. silâhşör

MUSKETRY : English Turkish

n. tüfek atışı

MUSKINESS : English Turkish

n. misk gibi olma durumu, misk niteliği, misk kokusu; erkek misk geyiğinin kokusu

MUSKMELON : English Turkish

n. kavun, kokulu kavun

MUSKOGEAN : English Turkish

n. ABD'nin güneydoğusunda Amerikan Yerli dilleri grubu (Choctaw, Chickasaw, ve Creek'in dahil olduğu)

MUSKOGEE : English Turkish

n. eskiden Georgia'da bulunan Yerli Amerikan Halkı'nın üyesi; Oklahoma'nın doğusunda bir şehir

MUSKOX : English Turkish

n. hem koyun hem de öküz özellikleri olan büyük sığır hayvanı (Kuzey Amerika ve Grönland arktik bölgelerine özgü)

MUSKRAT : English Turkish

n. misk sıçanı

MUSKROOT : English Turkish

n. Avrasya ve Kuzey Amerika’da bulunan çiçek açan bitki türü (ayrıca moschatel olarak da bilinir)

MUSKWOOD : English Turkish

n. misk kokusu ve sarı çiçekleri olan Avustralya’ya özgü ağaç türü

MUSKY : English Turkish

adj. misk kokulu, misk gibi

MUSLEM : English Turkish

n. Müslim, Müslüman, İslam taraftarı (ayrıca Moslem)

MUSLIM : English Turkish

n. müslüman